Sevgili Kardeşim / Üstat Muhammed Mebruk

Es Selamu Aleykum ve Rahmetullahi ve Berakâtuh

08 Eylül 2022 Çarşamba günü Ahbar Al-Youm gazetesindeki (Ev Halkının Sözleri) köşenizde (Ebu Halil ile Yaşadığım Anlaşmazlık) başlıklı yazınızda yer alan bazı hususlara yorum yapmaya izin verdiğiniz için size teşekkür ediyorum. Allah’ın yardımıyla diyorum ki:

Birincisi: Yöneticinin, vatandaşların işleriyle hakkıyla ilgilenmesi gerektiğini ben değil vahiy söylüyor. Vahye göre yönetici bir çobandır ve sürüsünden sorumludur. Peygamber SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:

فَالْإِمَامُ الَّذِي عَلَى النَّاسِ رَاعٍ وَهُوَ مَسْئُولٌ عَنْ رَعِيَّتِهِ “İman çobandır ve güttüklerinden sorumludur”Bu sorumluluk, babanın çocuklarına karşı olan sorumluluğu gibi olmasa da çok büyük ve üstün bir sorumluluktur. Halife Ömer bin Abdülaziz’e tavsiyede bulunan İmam el-Hasan el-Basri, bu sorumluluğu şu sözlerle ifade eder: “Ey müminlerin emiri! Şunu bil ki, Cenab-ı Allah, adil imamın yoldan çıkanları yola getiren, haksızlara engel olan, bozulanları düzelten, zayıflara güç veren, mazlumların hakkını koruyan ve yardım isteyenlere el uzatan bir kimse olmasını, dilemiştir. Ey Müminlerin emiri, adil imam, develerine şefkatle davranan, onları en güzel otlaklarda güden, onları tehlikeli yerlerden uzak tutan, yırtıcı hayvanlara karşı onları himaye eden, sıcağın ve soğuğun şiddetinden onları koruyan bir çobana benzer. Ey müminlerin emiri! Adil, imam, çocuklarını küçükken besleyen, büyüdükleri vakit eğiten, hayatta iken çalışıp kazanarak, öldükten sonra onlara mal bırakmaya çalışan duygulu bir babaya benzer...”

İkincisi: Sivrisineklerin üremesi, sıtma ve hijyen konusundaki konuşmanız uyanık kimselerin anlayabileceği, cahillerin anlayamayacağı bir kinayedir. Sadece cebimizde olanı yağmalamakla ilgilenen yöneticilerimizin ilgisizliğinden dolayı yaşadığımız kötü gerçeklikle dalga geçtiğini biliyoruz.

Üçüncüsü: Evet biz, ülkemizin bahsettiğin ülkelerden daha temiz ve sağlıklı bir ülke olmasını istiyoruz. Peki niye olmuyor? Paramız mı yok yoksa yeteneklerimiz mi yok? İşlerimizi güden, halkın rahatı için çalışan net bir siyasi fikre dayanan erkeklerden başka bir eksiğimiz yok. Bu da ancak İslam Devleti Hilafetin gölgesi altında mümkün olacaktır.

Dördüncüsü: Hartum valisi de diğer valiler ve yöneticiler gibidir. İslam’ın hükümlerini uygulamıyor ki ondan İslam’ın farz kıldığı güdümü bekleyelim. Çünkü yöneticiler söz verirler ama sözlerini tutmazlar. Kaldı ki suyu boşaltmak, çöpleri taşımak, sokakları temizlemek gençlerin sorumluluğunda değildir. Devletin sorumluluğundadır. Devletin bu sorumluluğu yerine getirmesi lütuf veya minnet değildir vatandaşların işlerini gütmek kategorisine girer.

Sonuç olarak, bil ki Allah’ın buyruğuna teslim olduğumuz ve rızası için çalıştığımız sürece seninle benim aramda anlaşmazlık olamaz. Şeriatın hakemliğine başvurmak ve vakti zamanı gelen Nübüvvet metodu üzere ikinci Raşidi Hilafet Devletinin gölgesinde adaleti tesis etmekten başka ümmetin çıkış yolu yoktur. Teşekkür ediyor, takdirlerimi sunuyorum.