Perşembe, 26 Cumade’l Ûlâ 1446 | 2024/11/28
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü


حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Sudan Vilâyeti
Medya Bürosu

No: SD–BA–2020–KRS–TR–01 H. 15 Cumâde’l Ûlâ 1441
M. Perşembe, 02 Ocak 2020

Ümmet, Bu Kötü Dernekler Karşısında Durmalı ve Planlarına Engel Olmalıdır

Bir grup varlık ve nesne, 02 Ocak 2020 Perşembe öğleden sonra Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Ortadan Kaldırılması Sözleşmesi’nin “CEDAW” imzalanması talebiyle bir konvoy düzenlemeyi planlıyor. Bu dernekler, notayı teslim etmek üzere konvoyun Başbakan ve Adalet Bakanı ile bir araya geleceğini söyledi. “Afrika Boynuzu” Stratejik Kadın Girişimi, Kadınlara Karşı Baskıya Hayır Girişimi ve Kadın Federasyonu’nun yanı sıra Direniş Komiteleri ve Güney Hartum Kenkadat Buluşması bu konvoyu düzenliyor. [Et Teyyar gazetesi]

Hizb-ut Tahrir / Sudan Vilayeti Medya Bürosu Kadın Kolları, ümmete aşağıdaki gerçekleri beyan etmek istiyor:

Birincisi: CEDAW Sözleşmesi’nin imzalanması çağrısında bulunan feminist dernekler, sadece kendilerinin temsilcisidirler. Çünkü bu sözleşmenin uygulanması çağrısı, kâfir Batıya olan bağımlılığın ve taklidinin bir yansımasıdır. Batı, İslam hükümlerinin kadına karşı ayrımcılık yaptığını söyleyerek İslam’a iftira atıyor. Onun için bu sözleşmenin maddelerini Batılılar formüle etti. Odak noktası Müslüman kadındır. Hedef, kadınları şeri hükümlerden uzaklaştırmaktır. Bu nedenle kadının güçlendirilmesi ve erkeğin kadın üzerindeki şeri velayetinin iptal edilmesi çağrısında bulundular. Açıkça Müslüman aileyi hedef aldılar, Müslüman kadını İslam hükümlerine karşı kışkırttılar. İslami Şeriat hükümlerine aykırı yasalar çıkarmak için gayret sarf ettiler. Hayatını Batının liberal değerlerine göre düzenlemesi için Müslüman kadını asil değerlerden ve yüksek ahlaktan soyutladılar. Sözde özgürlüklerin savunuculuğunu yapmak adına sürekli propaganda yaptılar. Cennet nimetleri, kâfir Batının yaşam tarzında saklıdır ve bireyin özgürlüğünü kısıtlayan şeri hükümlerin etkisi altında kalmak geri kalmışlıktır dediler!

İkincisi: Şüpheli bu feminist dernekleri, kadınları saptırma, çözülme ve yozlaşma bataklığına düşürme sürecini tamamlıyorlar! Kadınları desteklemek, haklarını göstermek, kendilerini kanıtlamalarına yardımcı olmak ve hayattaki rollerini geliştirmek için kişiliklerini güçlendirmek gibi parlak sloganlar ile Batının kültür ve kavramlarını aşılıyorlar! Oysa gerçek şu ki, Müslüman kadının, gösterişli sloganlar ve sahte şöhret peşinde koşan ve dolayısıyla sürekli sefalet içinde yüzen Batılı kadının çarpık bir görüntüsünü yansıtmasını arzuluyorlar.

Üçüncüsü: Bu derneklerin aktivitelerinde gözle görülür bir artış var. Kırsaldaki kadınların rehabilitasyonu, sağlıklı üremenin yaygınlaştırılması, AIDS ile mücadele bahanesiyle prezervatif kullanımı, toplumsal cinsiyet kültürünün genelleştirilmesi, kadına yönelik şiddete karşı mücadele ve kadınlara karşı her türlü ayrımcılığın ortadan kaldırılması gibi görünürdeki parlak sloganlarıyla zehirlerini kusuyorlar. Bu cahil feminist derneklerin faaliyetleri, İslami değerlere, aileye, babaya, İslami geleneklere karşı isyankârlığa yol açtı. Bunun sonucunda ahlaksızlık, fuhuş, boşanma, evde kalmışlık gibi öncelikle kadınlara dokunan sorunlar yaygınlaştı.

Sudan halkı, ister laikliğe dayalı akideleri açısından olsun isterse özgürlükleri savunan kapitalist sistem açısından olsun Batı ürünü bu feminist derneklerden şiddetle sakınmalıdır. Benimsedikleri programlar, dillendirdikleri sorunlar ve Batılı finansman kaynakları, bu derneklerin ajan ve paralı askerler olduğunu gösterir. “Sudan Feminist Hareketlerine Işık Tutmak” adlı kitap, Amerikan Büyükelçiliği’nin sağladığı desteğin sırrını ortaya çıkardı. Söz konusu kitap, elçiliğin Sudan’daki en büyük feminist derneklerinden birine aylık 35.000 dolar yardım sağladığından bahsediyor. Ayrıca, Amerikan Public welfare örgütü, Babakar Bedri Kadın Bilim Derneği tarafından desteklenen “Aile sağlığına zararlı adetlerin ortadan kaldırılması” projesinin finansörlüğünü yapıyor.

Bu feminist dernekler, kirli ellerini peri pak onurlarımızdan çekmelidir. Biz bu hayatta büyük bir role sahip olduğumuza inanıyoruz. Zira İslam’a göre kadın, bir annedir, bir ev hanımıdır ve korunması gereken bir namustur. İslam, Batılı derneklerin kültüründe olduğu gibi anneyi, kız kardeşi, kızı ve eşi kesinlikle erkeklerin bir kölesi olarak görmez. Tam tersine onları onurlandıranları üstünlük, aşağılayanları da aşağılık olarak tanımlar. Kadınları gözetmek erkeklere farzdır. Rasûl SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:

وَالرَّجُلُ رَاعٍ عَلي أَهْلِ بَيْتِهِ وَهُوَ مَسْئُولٌ عَنْ رَعِيَّتِهِ Erkek, aile halkının çobanıdır ve güttüklerinden sorumludur.Dahası kadını korurken ve savunurken ölmeyi şehit olarak kabul etti. Rasûl SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:

وَمَنْ قُتِلَ دُونَ أَهْلِهِ فَهُوَ شَهِيدٌ Kim ailesi uğrunda ölürse şehittir.

Ey Müslümanlar! Bu kötü niyetli derneklere karşı çıkın, kadın ve kızlarınızın bu dernekleri ziyaret etmelerini, art niyetli ve yıkıcı faaliyetlerine katılmalarını engelleyerek planlarını boşa çıkarın. Yüce İslam kültürüyle, İslam’ın bilge kavramlarıyla, özellikle de hak ve görevleriyle, yaşamdaki kilit rolleriyle ilgili hükümlerle onları koruyun. Nübüvvet metodu üzere ikinci Raşidi Hilafeti kurmak için çalışan erkek ve kadınlarla hep birlikte çalışın. Hilafet, kadınları, aileleri, toplumu, dahası bütün insanlığı bu derneklerden, destekçilerinden ve finansörlerinden koruyacaktır.

حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Sudan Vilâyeti
Medya Bürosu
Adres Bilgileri ve Web Sitesi
21 October Street, Imarat al-Vaqf, Ground Floor, East Khartum / Sudan
Telefon: +(249) 0912 24 01 43 – 0912 37 77 07
http://www.hizb-sudan.org/
E-Mail: spokman_sd@dbzmail.com

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER