16 Ağustos 2014'de Kırım Müftü Vekili Esadullah Bairov, Krim.Realii sitesine yaptığı açıklamada Dzhankoy Medresesi müdürünün mahkemeye çıkacağını söyledi. Dini eğitim kurumunda yapılan arama sırasında güvenlik birimleri, Rusya'da yasaklanan sözde "aşırılıkçı kitaplar listesine" ait kitaplar buldu. Arama sırasında bulunan kitaplar nedeniyle haklarında idari suç protokolü hazırlandığını ve kitap bulundurma ve toplu basma sebebiyle Dzhankoy adliyesine sevk olunacaklarını söyledi. Ancak bundan önce Kırım Müslümanları Ruhani İdaresi [SAMC] tarafından yapılan beyanat çok daha şaşırtıcıdır. SAMC tarafından yapılan açıklamaya göre, dini işbirliğini korumak adına yasaklı yayınlar arasında bulunan ve İslam'la bağlantılı olan kitapları seçerek resmi internet sitesinde yayınladı. SAMC basın servisi tarafından yapılan açıklamada: "Kırım Müslümanları Ruhani İdaresi, Müslüman dini örgütlere, müftülüklere ve Müslüman kamuoyunu Kırım topraklarında yasaklı aşırılıkçı yayınlar listesi ile ilgili bir çalışma yapmaya başladığını ve listede belirtilen yayınların dağıtımı, basımı veya bulundurulması yasaktır ve sorumluluk gerektirdiğini bildirir." denildi. Ayrıca son birkaç hafta içinde Müslümanların binalarında, İslami eğitim kurumlarında, müftülüklerde ve özel evlerde yasaklı İslami yayınlar ile ilgili yapılan aramalara ilişkin bir yorumda bulunan Kırım Müftü Vekili Ayder İsmailov da "Şimdi tabii yasaklı yayınlar ile karşı karşıya kalan Kırım Müslümanlarına karşı herhangi bir yaptırım uygulamak yanlış olur. Bu, Müslümanların haklarını ihlal etmek anlamına gelir." dedi.

Müslümanların istihbarat birimleri ve politikacılar sayesinde İslam karşıtı yasaların neler olduğunu öğrendikleri açıktır. Ama Müslümanların temsilcilerinin yetkili makamlar adına konuşmaları açık ve net değil. SAMC sayesinde Müslümanlar, yasaklı yayınların neler olduğunu ve aramaları öğrendiler. Sanki yetkililer, bununla müftülüklerin konumunu kontrol etmiş gibi görünüyor. Bu listelerle prensip anlaşmasına varmak bile baskıya yol açtı. Verilen yanıt bile Rusya'nın İslam karşıtı politikası ile anlaşmaya varıldığını gösterir. Ama İslam adına konuşan ve Müslümanların temsilcileri arasında böyle bir tutum almak ne kadar doğru olur? Mademki daha önce "yasaklı yayınlar listesi" hakkında hiç düşünülmedi, o zaman niye şimdi yaptırım uygulamanın yanlış olacağını söyleyerek kolayca kabul ediyorsunuz? Görünüşe göre baskıcı mevzuat resmen 2015 yılından itibaren yürürlüğe girecek. Bu, mevzuatın doğru olduğu anlamına mı gelir? Doğrusu Kırım Müslümanları, müftünün de açıkladığı gibi periyodik olarak yasaklı yayın listesinin genişletilmesi hakkında bilgi sahibi olmayı hak etmiyorlar mı?

Ey imamlar!

Söz ve eylemle İslam'ı savunmaktan sizi alıkoyan nedir? İslam'ın ve ümmetin çıkarlarını korumak yerine Rusya'nın İslam karşıtı politikasına ortak mı olacaksınız? Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:

فَاسْتَقِمْ كَمَا أُمِرْتَ وَمَنْ تَابَ مَعَكَ وَلا تَطْغَوْا إِنَّهُ بِمَا تَعْمَلُونَ بَصِيرٌ وَلا تَرْكَنُوا إِلَى الَّذِينَ ظَلَمُوا فَتَمَسَّكُمُ النَّارُ وَمَا لَكُمْ مِنْ دُونِ اللَّهِ مِنْ أَوْلِيَاءَ ثُمَّ لا تُنْصَرُونَ "O halde seninle beraber tövbe edenlerle birlikte emrolunduğun gibi dosdoğru ol! Aşırı da gitmeyin. Çünkü O, sizin yaptıklarınızı çok iyi görendir. Zulmedenlere meyletmeyin; sonra size ateş dokunur. Sizin Allah'tan başka dostlarınız yoktur. Sonra da yardım göremezsiniz!" ^{[Hud 112-113]}

Son birkaç hafta içinde yapılan baskınların, Allah'ın bir imtihanı ve sınavı olduğunu bilin. Ayrıca hakkın yanında yer almak istemiyorsanız, bilin ki onlar sizi tamamen Tâğut'un safında yer alana kadar kullanacaklardır. Eğer anlaşmaya zımni onay vermeniz, Müslümanları sıkıntıya sokacaksa, bu sizin için son derece üzüntü vericidir. Sizin birçok konuda alacağınız pozisyon çok önemlidir. Eğer siz, İslam karşıtı mücadelede yetkilileri desteklemezseniz, onlar bir adım dahi ilerleyemezler. Bu nedenle ümmetin çıkarlarına ihanet etmeyin ve Tâğut'un maşası olmaktan ziyade İslam ve Müslümanların hizmetkârı olun!

Allah aşkına Belozer'e kasabasının Mordovian köyünden gelen samimi Müslüman öğrenci kızların tavrına bir bakın. Onlar başörtüsü yasağına "hayır" demekten asla korkmadılar. Mordovia Cumhuriyeti İdaresi Başkan Yardımcısı ve diğer üst düzey yetkililer, kızları kararlarından caydırmak için veliler toplantısına katıldılar. Ama Allah'ın emrine uyarak başörtüsü takan ve bu uğurda okulu bırakmaya hazır olan kızları kararlarından döndüremediler. Bu amansız mücadelede Saliha genç kızların başörtüsünü söküp almak isteyen devletin tüm aygıtları ile birlikte hareket etmek istiyor musunuz? Şeri tavrı benimseyin. Bundan daha güzel olan bir şey var mıdır? İnşaAllah Allah'ın yardım ve zafer eninde sonunda gelecektir.

Şeriat, sizden zalim yönetici karşısında hakkın kelimesini haykırmanızı talep ediyor. Ya da en azından sessiz kalın ve Rasûl SallAllahu Aleyhi ve Sellem'in sözüne uygun olarak kalbinizle buğzedin:

مَن رَأى مِنكُم مُنكَرَاً فَليُغَيِّرْهُ بِيَدِهِ، فَإِنْ لَمْ يَستَطعْ فَبِلِسَانِهِ، فَإِنْ لَمْ يَستَطعْ فَبِقَلبِه وَذَلِكَ أَضْعَفُ الإيمَانِ "Sizden kim bir münker görürse, onu eliyle değiştirsin. Eğer gücü yetmezse diliyle değiştirsin. Eğer buna da gücü yetmezse kalbiyle buğzetsin. Bu ise imanın en zayıf olanıdır." ^[Müslim]

Ey imamlar!

Seçiminiz sınırlıdır: Ya yöneticilerin çıkarlarına hizmet eder ve ahireti kaybetme pahasına bu hayata sarılırsınız. Ya da cesarete gelir, İslam ve ümmetin çıkarına olanı yaparsınız. Ve sadece ikincisi ile Allah'ın sevgisini kazanır, dini saygınlığı hak eder ve münafıklıktan uzak imanın tadını tadarsınız. Müslümanların gözünün üzerinizde olduğunu ve Kıyamet günü size şahitlik edeceklerini bilin. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:

وَمَا كَانَ لِمُؤْمِنٍ وَلَا مُؤْمِنَةٍ إِذَا قَضَى اللَّـهُ وَرَسُولُهُ أَمْرًا أَن يَكُونَ لَهُمُ الْخِيَرَةُ مِنْ أَمْرِهِمْ وَمَن يَعْصِ اللَّـهَ وَرَسُولَهُ فَقَدْ ضَلَّ ضَلَالًا مُّبِينًا "Allah ve Rasûlü bir işe hüküm verdiği zaman, inanmış bir erkek ve kadına o işi kendi isteklerine göre seçme hakkı yoktur. Her kim Allah ve Rasûlü'ne karşı gelirse, apaçık bir sapıklığa düşmüş olur." ^{[Ahzab 36]}