Hint işgal güçlerinin işgal altındaki Keşmir Pulwama’da şehit ettikleri kanlar, Hindistan ile normalleşmenin sadece onun bölgesel zulümlerini artıracağını gösterir. Dahası akan bu saf kanlar, kurulduğu takdirde küçük ve savunmasız Keşmir devletine karşı Hindistan şeytanlıklarının durmayacağını doğrular. ABD’nin, Pakistan’ı en azılı düşmanı olan Hindistan ile normalleştirme planı, Müslüman dünyasının en güçlü devletlerinden birinin direnişinden onu kurtarmak içindir. ABD’nin normalleştirme planı, Hindistan’ın Keşmir, Afganistan, Pakistan veya Bangladeş’teki bölgesel şeytanlıklarına yol vermek içindir. Ayrıca savunmasız, küçük, otonom bir Keşmir varlığı kurmak, Hindistan’ın işgal altındaki Keşmir’deki nüfuzunu devam ettirmesini sağlayacaktır. Böylece meydan okuyan soylu Müslümanları bastırmak için yüz binlerce asker bulundurmak zorunda kalmayacaktır. Gerçekten de böyle savunmasız bir varlık, on binlerce şehidin kanına ihanettir. Doğru çözüm, işgal altındaki Keşmir’i kurtarıp güçlü bir devlet ile birleşmesini sağlamaktır.

İslam, Müslümanlarla savaşıp topraklarını işgal edenler ile ittifak ve normalleşmeyi caiz görmez. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:

إِنَّمَا يَنْهَاكُمْ اللَّهُ عَنْ الَّذِينَ قَاتَلُوكُمْ فِي الدِّينِ وَأَخْرَجُوكُمْ مِنْ دِيَارِكُمْ وَظَاهَرُوا عَلَى إِخْرَاجِكُمْ أَنْ تَوَلَّوْهُمْ وَمَنْ يَتَوَلَّهُمْ فَأُوْلَئِكَ هُمْ الظَّالِمُونَ“Allah, sizi ancak, sizinle din konusunda savaşan, sizi yurtlarınızdan çıkaran ve çıkarılmanız için destek verenleri dost edinmekten men eder. Kim onları dost edinirse, işte onlar zalimlerin ta kendileridir.” ^{[Mümtehine 9]} İslam, sömürgeci böl ve yönet politikası gereği Müslüman topraklarının bölünmesine izin vermez. İslam, kabilecilik ve milliyetçiliği reddeder ve İslami kimlik temelinde tüm Müslümanları yöneticisi bir, ordusu bir, hazinesi bir güçlü bir devlet altında birleşmeyi emreder. Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:

فمَن أرادَ أنْ يُفرِّقَ أمرَ هذهِ الأمَّةِ وهيَ جَميعٌ فاضرِبُوه بالسَّيفِ كائِناً مَن كان“Her kim, bu ümmet derli topluyken, onun işini dağıtmak isterse, kim olursa olsun hemen kılıçla (onun boynunu) vurun.” ^{[ Müslim]}

Hilafet, Mescidi Aksa’yı haçlılardan normalleşme ve Müslüman toprakları bölme politikasıyla kurtarmamıştır. Hilafet, Hint Yarımadası’nı Raja Dahir ile ilişkileri normalleştirme ve düşmanları karşısında Müslümanları bölme stratejisiyle fethetmemiştir. Aurangzeb Alamgir, Chittagong’u Rakhine Marauders ile normalleşme ve düşmanları karşısında Müslümanları bölme yoluyla özgürleştirmemiştir. Ayrıca Hilafet, Müslümanları birleştirerek ve işgal altındaki tüm Müslüman topraklarının kurtuluşu için orduları seferber ederek şehitlerin kanına hakkını verecektir. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:

وَإِنِ ٱسْتَنصَرُوكُمْ فِى ٱلدِّينِ فَعَلَيْكُمُ ٱلنَّصْرُ“Eğer onlar din hususunda sizden yardım isterlerse, yardım etmek üzerinize borçtur.” ^{[Enfal 72]}