Sağlık Bakanlığı Mısır'da 6 Ekim Pazar günü olan olaylar sırasında ölü sayısının 53, yaralı sayısının da 271'e kadar yükselebileceğini söyledi. İçişleri bakanlığı kaynaklarına göre güvenlik güçleri 423'den fazla protestocuyu tutukladı. Mevcut otorite Tahrir Meydanını kutlamalar için destekçilerine açtı, ordu tarafından kupon şeklinde hediyeler dağıtıldı. Buna karşın ordu ve polis, askeri darbeye karşı çıkma arzusuyla Kahire'de Tahrir Meydanı'nda toplanan göstericilere şiddet kullandı. Darbe karşıtı barışçıl gösteriler yapmak için sokaklara dökülen kimseler arasında ölü ve yaralı var. Bu ne garip bir paradoks.

Daha garip olanı ise geçici Cumhurbaşkanı basın danışmanının göstericileri yabancı ülkelerin "ajanları olmakla" suçladığı açıklamasıdır. Bu suçlama güvenlik güçleri tarafından işlenen cinayetleri haklı göstermek için bir ön adımdır. Otorite tarafından gelen bu açıklama şaşırtıcı değildir. Çünkü başbakan, Nahda ve Rabia el- Adeviye meydanında toplanan göstericileri dağıtmak ve binden fazla kişinin ölümü için haklı gerekçe arıyor. Polis bu gösteriler sırasında "Azami derecede sağduyulu" davrandığını hatta Amerika'nın Vietnam'da yaptığından daha fazla bir şey yapmadıklarını belirtiyor!

Herkes rejim ve güvenlik güçlerinin mümin de ne bir zimmet ne de bir eman gözettiklerini, haram kan akıtmaktan hiç geri adım atmadıklarını görmüş oldu. Biz burada Rabbimize bir mazeret olsun diye belki sakınırlar umuduyla tekrar Müslümanın kanının haramlığını yineliyoruz. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyuruyor: وَمَنْ يَقْتُلْ مُؤْمِناً مُتَعَمِّداً فَجَزَاؤُهُ جَهَنَّمُ خَالِداً فِيهَا وَغَضِبَ اللَّهُ عَلَيْهِ وَلَعَنَهُ وَأَعَدَّ لَهُ عَذَاباً عَظِيماً "Kim bir mümini kasten öldürürse, cezası, içinde ebedî kalacağı cehennemdir. Allah, ona gazap etmiş, lânet etmiş ve onun için büyük bir azap hazırlamıştır." ^{[Nisa 93]} Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem de şöyle buyurdu:

لزوال الدنيا أهون على الله من قتل رجل مسلمٍ  "Dünyanın yok olması Allah'a Müslüman bir kişinin  öldürülmesinden daha ehvendir." ^[Tirmizi] Ordunun koruması gereken canlara doğru silahı doğrultması gerçekten üzüntü vericidir.

Ey Mısır Ordusu'nun onurlu evlatları! Yaptıklarınızın hesabını vermek için Allah huzuruna çıkacaksınız. Bu komutanların ümmetinize karşı işledikleri zulüm karşısında suskunluğunuzun hesabını vereceksiniz. Değiştirilmeden önce değiştirmek için çalışanlarla birlikte olunuz. Aksi takdirde Allah huzurunda yaptıklarınıza karşılık pişman olursunuz.

وَالَّذِينَ لا يَدْعُونَ مَعَ اللَّهِ إِلَهًا ءَاخَرَ وَلا يَقْتُلُونَ النَّفْسَ الَّتِي حَرَّمَ اللَّهُ إِلا بِالْحَقِّ وَلا يَزْنُونَ وَمَنْ يَفْعَلْ ذَلِكَ يَلْقَ أَثَامًا يُضَاعَفْ لَهُ الْعَذَابُ يَوْمَ الْقِيَامَةِ وَيَخْلُدْ فِيهِ مُهَانًا  "Onlar, Allah ile beraber başka bir ilaha kulluk etmeyen, haksız yere, Allah'ın haram kıldığı cana kıymayan ve zina etmeyen kimselerdir. Kim bunları yaparsa ağır azaba uğrar. Kıyamet günü onun azabı kat kat artırılır ve horlanmış olarak orada ebedi kalır." ^{[Furkan 68-69]}

Şerif Zâyid
حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Mısır Vilâyeti
Medya Bürosu Başkanı