Siddikov Zhuraboy, Allah’ın dinine ve Peygamber SallAllahu Aleyhi ve Sellem’e yardım için canını ve malını feda etmiştir. Allah Subhânehu ve Teâlâ onu Firdevs cennetine koysun. Siddikov Zhuraboy ^{[Allah rahmet etsin]} 1958 yılında Andican bölgesinin Aim Köyü’nde dünyaya geldi. Üç çocuk babasıdır. Uzun yıllar cezaevinde kaldı. Bu süre zarfında zorba Kerimov rejiminin azgınlıklarına sebat etti. Sonra da verdiği sözü yerine getirmek üzere ruhunu Rabbine teslim etti.

Zhuraboy, Hizb-ut Tahrir fikirleriyle 1990’lı yıllarda tanıştı. Tutku ve kararlılıkla İslami hayatı yeniden başlatma çağrısına hiç tereddüt etmeden hemen katıldı. Sonra bir gün eylemleri mücrim Kerimov rejiminin dikkatini çekti. Ardından Zhuraboy Şubat 1999 yılında tutuklandı. Uyduruk mahkeme sonrasında ceza kanununun 159 maddesi uyarınca “Özbekistan Cumhuriyeti’nin anayasal düzenine saldırmak”13 yıl hapse mahkûm oldu.

Kardeşimiz, Karakalpak Caslik cezaevinde 13 yıl kaldı. Bu cezaevi, ağır işkenceleriyle nam salmıştır. Mahkûmlar arasında ölüm kampı olarak biliniyor. Yıllarca hapis yatmak, kardeşimizin iman ve iradesini zayıflatamadı. Aksine zorba Kerimov rejiminin bütün sapkınlıklarını gördü. Bu durum fikirlerinin üstünlüğüne ve hedefinin asaletine olan inancını güçlendirdi. Bu yüzden Aziz ve Cebbar olan Allah’ın yardımına güvenerek davetine devam etti. 2012 yılında kardeşimizin cezası, 5 ya da 6 yıl daha uzatıldı. Ve Kaşkarya Kazan’daki 64/51 Koloni cezaevine nakledildi.

Kazan 64/51 Koloni cezaevi de işkence ve ölümüyle ünlüdür. Eugenili Umrzakov Kodirzhon ve diğer birçok kardeşimiz bu cezaevinde şehit oldu. Hatta cezaevi yönetimi, dava kardeşlerimize işkence etmek ve öldürmek için suçlu mahkûmları istihdam etmektedir. Uzun süredir Hilol liderliğindeki azılı suçlular, Hizb-ut Tahrir gençlerinin kararlılık ve iradesini kırmak için onlara zihinsel ve fiziksel işkence uyguluyorlar.

Hizbin gençlerine karşı her türlü fiziksel ve zihinsel baskı unsurlarını kullanan suçlular, Peygamber SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in Bilal, Yaser, Hubeyb ve diğer asil sahabelerini kendilerine örnek edinen gençlerin azimlerini kıramadılar. Gençlerin Hizbin fikir ve davetiyle yanıp tutuştuğunu gören suçlular, bu kez zehirleme gibi farklı yöntemlere başvurdular. Korkaklar ve alçaklar, kardeşlerimizin gıdalarına insan vücudunu yavaş yavaş öldüren zehir atmaya başladılar. Şu an zehirlenme tehlikesi nedeniyle Hizbin gençleri, sınırlı gıda ve su alıyorlar.

Zhuraboy, suçluların çalışan makine altına itmesinin ardından cezaevi hastanesinde Temmuz ayında vefat etti. Cezaevi yönetimi, ölüm sebebini iş kazası olarak bildirdi. Suçlarını gizlemek mücrim Özbekistan rejiminin en belirgin geleneğidir. Bu yüzden zalim rejim, yakınlarına merhumun kimseye haber verilmeden defnedilmesini emretti.

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Bürosu olarak biz, Siddikov Zhuraboy kardeşimizin ailesine en derin başsağlığı dileklerimizi sunuyoruz. Allah Subhânehu ve Teâlâ ailesine sabrı cemil versin. Allah Subhânehu ve Teâlâ en kısa zamanda bize Nübüvvet metodu üzere Hilafetin kurulmasını nasip eylesin. Umarız Allah Subhânehu ve Teâlâ bizim ellerimizle tiran Kerimov rejimi bu dünyada en şiddetli azap ile azaplandırır. Cenabı Allah kutsal Kitabında şöyle buyuruyor:

مِنَ الْمُؤْمِنِينَ رِجَالٌ صَدَقُوا مَا عَاهَدُوا اللَّهَ عَلَيْهِ فَمِنْهُم مَّن قَضَى نَحْبَهُ وَمِنْهُم مَّن يَنتَظِرُ وَ مَا بَدَّلُوا تَبْدِيلًا  “Müminler içinde Allah’a verdikleri sözde duran nice erler var. İşte onlardan kimi, sözünü yerine getirip o yolda canını vermiştir; kimi de (şehitliği) beklemektedir. Onlar hiçbir şekilde (sözlerini) değiştirmemişlerdir.” ^{[Ahzab 23]}