Pazartesi, 23 Cumade’l Ûlâ 1446 | 2024/11/25
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü


حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Merkezî Medya Ofisi

No: HT-BA-2024-MB-TR-37 H. 20 Rabi’-ul Âhir 1446
M. Çarşamba, 23 Ekim 2024

Batı Uygarlığının Kusurlarını Örttüğünü Düşündüğü Son İncir Yaprağının da Düşmesi!

BM’nin Filistin’deki İnsan Hakları Raportörü Francesca Albanese, “İsrail”, Batılı devletlerin koşulsuz desteğiyle Gazze’de dehşet verici bir soykırım gerçekleştiriyor ve Filistinlileri her gün katlediyor” ifadelerini kullandı. Albanese, El Cezire ile yaptığı bir röportajda, “Soykırım bizi şok etmesi gereken büyük bir suçtur. Son aylarda yüzlerce röportajda “İsrail”in işlediği soykırımın korkunç ve dehşet verici olduğunu tekrar ettim ve bunun nasıl hâlâ devam ettiğini anlamakta zorlanıyorum” şeklinde konuştu. “Bu cehennemi durdurmak için ne yapılması gerekiyor?” diye soran Albanese, Gazze’de yaşananların, İkinci Dünya Savaşı sonrası kurulan dünya düzeninin sona erdiğini ortaya koyduğunu belirtti. “Küresel düzen, “İsrail”e desteğini sürdüren ve bunu ‘nefsi müdafaa’ olarak iddia eden Batılı sömürgeci bir yapı olarak gerçek yüzünü göstermektedir. Ancak durum öyle değil. “İsrail” şu anda Filistinlileri katlediyor. Gazze’de sokaklarda çocukların öldürüldüğünü ve çadırlarda insanların yakıldığını görüyoruz.” diye ekledi. Albanese, “Gazze’de yaşananlar, toprak hâkimiyeti amacıyla yapılan bir soykırımdır ve “İsrailliler” bunu kendileri söylüyor,” diyerek sözlerini noktaladı.

Bu bağlamda, 19 Ekim 2024’te Birleşmiş Milletler’de “Amerikan üniversitelerinde protesto yasağı ve bazı Avrupa ülkelerinde getirilen kısıtlamalar” konulu bir rapor yayımlandı. Birleşmiş Milletler’de, özellikle Gazze’deki savaşın başlarında, Filistin davası için gösteri hakkını acımasızca bastırdığı gerekçesiyle Amerika, Kanada, Fransa, Almanya ve Belçika gibi Batılı demokrasilere suçlamalar yöneltildi. Raporda, “Amerika Birleşik Devletleri’ndeki üniversitelerde acımasızca bastırılan gösterilerden” bahsedilerek, Nisan 2024 sonunda New York’ta çevik kuvvetin Columbia Üniversitesi’nde Filistin yanlısı onlarca aktivisti zorla dağıttığına işaret edildi. Avrupa ülkeleri ile ilgili olarak raporda özellikle Almanya’ya değinilerek, “Ekim 2023’te Filistin yanlısı gösterilere tamamen yasak getirdiği ve o tarihten beri Almanya’nın çeşitli bölgelerinde bu tür protestolara kısıtlamalar uyguladığı” belirtildi. Ayrıca bu kısıtlamaların “hiçbir zaman “İsrail” yanlısı gösterilere değil, yalnızca Filistin yanlısı gösterilere yönelik olduğu” ifade edildi. Raporda, “Fransa da aynı önlemleri almaya çalıştı ancak mahkemeler bunu reddetti ve artık her durum ayrı ayrı değerlendiriliyor” denildi. Ayrıca “Belçika ve Kanada’nın benzer tutumlar benimsediği” belirtildi.

Amerikan polisinin, 15 Ekim 2024’te New York Borsası önünde Amerika’nın Gazze’de Yahudi varlığına verdiği desteğin kesilmesini isteyen bir oturma eyleminde 200’den fazla Filistin yanlısı protestocuyu gözaltına alması, Batı dünyasının lideri Amerika’nın, özgürlük adına okyanuslar ötesinde savaşlar yürüttüğü iddiasının ne kadar yüzeysel olduğunu gösteren bir örnektir. Manhattan’da Wall Street’e yakın ünlü borsa binasının önünde toplanan protestocular, “Gazze’nin yaşamasına izin verin” ve “Soykırıma finansman sağlamayı durdurun” gibi tamamen insani sloganlar atmıştılar. Öte yandan, aynı yerde Yahudi varlığını destekleyen ve bayrağını taşıyan az sayıda gösterici de vardı. Polis onlara hiçbir müdahalede bulunmadı.

Bu, Batı bloğundan avukatlar ve insan hakları savunucularının sunduğu bir savunmadır; sesli ve görüntülü kanıtlar, Batı uygarlığının ve bu uygarlığa dayalı ülkelerin özellikle de batı dünyasına liderlik eden Amerika, Fransa ve Almanya gibi ülkelerin, artık ayıplarını örttüğünü düşündükleri o son incir yaprağının da düştüğünü ortaya koymaktadır. Batı, gazaba uğramış bu varlığa ölümcül silahlar sağlamakla kalmamış, aynı zamanda bu vahşeti eleştiren herkesi de susturmuştur. Bu, Batı uygarlığının tabutuna çakılan son çividir; artık dünyadaki bütün insanlar, özellikle de İslam ümmeti için, yapılacak tek şey, bu çürümüş bedeni toprağa vermektir ki, insanlık onun ve onu destekleyenlerin şerrinden kurtulsun.

Bu vahşeti gömme görevi İslam ümmetine aittir; çünkü İslam ümmeti, Allah’ın bütün insanlık için seçip beğendiği insani değerlerle insanlığı kalkındırabilecek yegâne uygarlık alternatifine sahiptir. Ümmet, ilahi İslam uygarlığının temsilcisi olan siyasi varlığı kurmak zorunda. Bu siyasi varlık, Allah’ın yardımıyla batılı yok edecek, hakkın üstün gelmesini sağlayacaktır. Bu nedenle, ümmetteki tüm samimi kişiler, Nübüvvet metodu üzere Hilafet Devletini kurmak için çalışmalıdır. Müslüman ordularını ülkemizde Batı ajanı rejimlere karşı harekete geçmeye, Hilafeti kurmak ve böylece Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in şu sözlerini pratiğe dönüştürmek için orduları Hizb-ut Tahrir’e nusret vermeye teşvik etmelidir:

وَإِنَّمَا الْإِمَامُ جُنَّةٌ يُقَاتَلُ مِنْ وَرَائِهِ وَيُتَّقَى بِهِ“İmam ancak bir kalkandır. Arkasında savaşılır ve onunla korunulur.” [Buhari]

حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Merkezî Medya Ofisi
Adres Bilgileri ve Web Sitesi
el-Mezra’a, P.K. 5010-14, Kolombiya Merkezi B Blok Kat:2, Beyrut/Lübnan
Telefon: TEL: 0096 113 07 59 4 / GSM: 0096 171 72 40 43
www.domainnomeaning.com
E-Mail: media [@] domainnomeaning.com

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER