حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Merkezî Medya Ofisi
No: HTu2013BAu20132011u2013MMBu2013TRu20130007 |
H. 22 Rabi-ul Evve 1432 M. Cumartesi, 26 Şubat 2011 |
-Basın Açıklaması- Sömürgeci Batının Libya'ya Müdahalesine Hayır!!
Dünkü haberlerde Amerika ve Avrupa'daki Batılı politikacıların doğrudan veya dolaylı şekilde Libya'ya olası müdahalede bulunulması sinyali ve işareti veren bir takım temaslarda ve açıklamalarda bulundukları geçti. Ayrıca Batının bir propaganda aracı olarak kullandığı medya, Avrupa'yı Libya'dan gelecek mülteci akını tehlikesine karşı korumak veya petrol kaynaklarını güvence altına almak veya Batılı vatandaşları kurtarmak veya en son olarak Libya'daki sivilleri korumak gibi çeşitli bahaneler altında Libya'ya müdahale etmesine zemin hazırlamaya başladığı gözlemlendi.
Sömürgeci devletlerin Afrika, Asya, en son olarak Filistin, Afganistan ve Irak gibi sömürgelerindeki kanlarla, cesetlerle ve kurbanlarla dolu karanlık ve kirli geçmişi, bütün çıplaklığıyla bu devletlerin politikalarında hiçbir insanî veya ahlakî veya ruhî değeri tanımadıklarını göstermektedir. Kapitalist zümrenin dünyanın servetlerine ve tabi kaynaklarına yönelik aşırı doyumsuzluğunu giderme uğrunda izledikleri ekonomik politikalar çerçevesinde ne kadar kan akarsa aksın veya komplo yöntemleri gerekirse gereksin bildikleri tek şey ve tek gaye, savaş veya barış yoluyla sömürgecilik çıkarlarına hizmet etmektir. Nitekim dünya, bizzat bu devletlerin kendi çıkarlarına hizmet ederken Saddam Hüseyin'i nasıl ölüm ve yıkım araçlarıyla donattıklarına ve işlediği cürümlere hiç aldırış etmediklerine tanık oldu. Fakat çıkarları Irak'ın Kuzeyinde uçuşa yasak bir bölge oluşturmayı gerektirince ileride, yani 2003 yılında Irak'a saldırıda kullanmak amacıyla orada kendilerine Nasrettin Hoca'nın çivisi gibi bir çivi edinmek için cürümlerini ifşa ettiler. Keza Amerika, Mübarek'in despotik rejimine her sene 1,5 milyar dolar pompalamasının yanı sıra [CIA]'in soruşturmaları kapsamında işkence etmesi için mahkumları Mübarek'e göndermesine rağmen Obama, dünyanın Mısır halkının kendi geleceklerini belirleme hakkının yanında yer aldığı, özgürlükler ve insan haklarına saygılı olunmaya çağrıda bulunduğu şeklindeki apaçık yalanlarına inanmasını isterken Amerika'nın iki yüzlülüğünün Guantanamı, Ebu Garip, Bargam, Gana, Gazze ve Cenin hücrelerinde ifşa olduğunu unuttu veya unutmuş gibidir. Paris, Londra ve Roma'daki dostları da ondan pek geri kalmaz. Özellikle ki bunların hepsi Suriye rejiminin, Stalinist demir yumruk hatta kötü hatıratlı Stalin yönetiminden daha çirkin olan Baasçılıkla paketlenmiş "Esatçı" yönetimi altında 1970 yılından bu yana süregelen cürümlerini örtmektedirler.
Batının sömürgeci pençesinden kurtuluş mücadelesinde ümmete liderlik etmeye kendisine ahdetmiş olan Hizb-ut Tahrir, aşağıdaki hususları vurgular:
-Libya, Mısır, Tunus veya başka yerdeki Müslümanların işlerine yönelik her türlü (Batılı veya Doğulu) yabancı müdahale, cümleten ve tafsilen asla kabul edilemez bir durumdur ve hiçbir şekilde bunun haklı gerekçesi olamaz.
-Beldelerimize tamah eden Batılı devletlerin sömürgeci politikaları, bilinçli insanları bırakın sıradan bir insanın bile kanmayacağı bariz ve iğrenç bir hal almıştır.
-Batı dünyasındaki fikir sahibi kimseler, aslında İslam ümmetine karşı haçlı saldırılarının yeniden başlatılması olan sömürgeci politikaların kendilerini içerisine sürüklediği tehlikenin farkına varmalılar ve Afganistan, Irak ve Filistin'de yaptıkları ve yapageldikleri gibi kendilerini Müslümanların beldelerinde bir helakin içine sürüklemeden aptal yöneticilerine engel olmalıdırlar.
-Özellikle Libya, Tunus ve Mısır'da olmak üzere Doğusuyla Batısıyla ümmeti, elçi ve büyükelçi olsun her ne adla olursa olsun sömürgeci elçilere karşı tam bir sakınmaya, bunları kovmak için çalışmaya, onlarla iletişimi engellemeye ve ajanlarını ifşa etmeye çağırıyoruz. Zira bu zümrenin bize komplo kurmaktan ve yeniden mahlukatın en hayırlısı Muhammed [SallAllahu Aleyhi ve Âlihi ve Sellem]'in tesis ettiği adaletin gölgesinde tek bir rayenin altında tek bir birlik olmamızı engellemekten başka bir işi yoktur.
-İslam ümmeti, Libya, Mısır, Tunus, Yemen, Irak ve Afganistan'da tek bir mücadele verdiğinin farkına varmalıdır. Dikkat edin! O, Batılı sömürgeciliğin pençesinden ve yerli piyonlarından kurtulmak ve Kerim Nebi [SallAllahu Aleyhi ve Sellem]'in müjdelediği Hilafeti ikame ederek İslami hayatı yeniden başlatmaktır.
وَنُرِيدُ أَن نَّمُنَّ عَلَى الَّذِينَ اسْتُضْعِفُوا في الأَرْضِ وَنَجْعَلَهُمْ أَئِمَّةً وَنَجْعَلَهُمُ الْوَارِثِينَ "Biz istiyorduk ki mustazaflara yeryüzünde lütufta bulunalım, onları liderler yapalım ve (ülkelere) varis kılalım." [el-Kasas 5]
حزب التحرير Hizb-ut Tahrir Merkezî Medya Ofisi |
Adres Bilgileri ve Web Sitesi el-Mezra’a, P.K. 5010-14, Kolombiya Merkezi B Blok Kat:2, Beyrut/Lübnan Telefon: TEL: 0096 113 07 59 4 / GSM: 0096 171 72 40 43 www.domainnomeaning.com |
E-Mail: media [@] domainnomeaning.com |