حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Hollanda
Medya Bürosu
No: HLu2013BAu20132013u2013MBu2013TRu20130003 |
H. 11 Şa'bân 1434 M. Perşembe, 20 Haziran 2013 |
-Basın Açıklaması- İbn-u Haldun Okulundaki Sınav Sonuçlarının Çalınması, Toplumdaki İslamî Sembollere Saldırmak İçin Açık Bir Bahanedir
Bazı öğrencilerin Hollanda'nın Rotterdam kentinden bulunan İbn-u Haldun okulundaki final sınav sonuçlarını çalmasından bu yana mesele etkileşim göstermeye başladı ve Hollanda'daki bazıları ise bunu daha fazla şişirmeye çalıştı. Zira üç haftadan bu yana bu çalma konusu, Hollanda gazetelerinin en önemli konusu olduğu gibi siyasî çevrelerinde tartışma konusu oldu. Önemli soru şudur: Bu tür bir mesele, nasıl bu ülkede zihinleri meşgul eden bir mesele olabiliyor? Bu mesele, nasıl tırmanarak öncelikli en önemli bir mesele haline gelebiliyor?
Sadece bu da değil. Dahası bu hırsızlığın arkasındaki nedenler hakkında bir soruşturma gerçekleşmeden ve bunun sonuçları görülmeden önce sağ ve sol partilerinin bir araya gelerek hükümete okulun kapatılması şeklinde zalim bir öneride bulunduklarını gördük. Eğitim Bakanı Sander Dekker'e gelince; nitekim o babaları, evlatlarını bu okula göndermek istedikleri hususunda dikkatli düşünmeye çağırmıştır. Kayda değerdir ki soruşturma sonuçlanana kadar okulu kapatmamamız gerektiği şeklinde parlamentoda yapılan açıklama dikkatle alındığında bu tür bir çağrı, okulun kapanması noktasında açık bir isteğin olduğunu göstermektedir. Dolayısıyla o, şöyle söyleyen kimse gibidir; "Ben, okulun kapanmasını istiyorum ancak bu hususta bir yetkim yok. Dolayısıyla beklemek zorundayız. Belki de okulun kapatılmasına dönük yasal gerekçeler bulabiliriz."
Politikacıların ve medyanın bu meseleyle ilgili yorumlarındaki derin öfke ve zulüm, bu meselenin Hollanda toplumu üzerinde yeni olduğu, Hollanda tarihinin bu meseleye benzer sorunlardan hali olduğu ve bunun büyük bir suç olduğu izlenimini vermektedir. Ancak iki yıl öncesinde "Utrecht Üniversitesi'nin" ticaret ve ekonomi bölümünde benzer bir hırsızlık vakıası meydana geldiğinde bu politikacılar nerdeydiler acaba? Zira beş sınav kağıdı kapalı bir odadan çalınmış ve ardından da öğrencilere satılmıştı. Yine aynı sene, "Hollanda Daymin" okulundan sekiz sınav kağıdı çalındığı gibi Zfula kentinde bulunan "Vandasham" okulunda da sınav kağıtları çalınmış ve cevapları da medya organları yoluyla dağıtılmıştı. Peki neden bu hırsızlıklardan dolayı bir kişi çıkıp da konuşmadı? Yoksa önemli olan fiilin aynı olması değil de fiili yapan kimsenin dinsel gerici olması mı? Peki bu, bu ülkede kışkırtılan şamatanın, bu okulun İslamî bir okul ve orada okuyanlarında da Müslüman öğrenciler olmasından dolayı olduğunu göstermiyor mu?
İbn-u Haldun okuluna çirkin bir şekilde odaklanılmasının nedeni, bizzat hırsızlık değildir. Bilakis onu diğer okullardan farklı kılan başka bir neden vardır ki o da; bu okulun taşımış olduğu İslamî kimliktir. Ayrıca bu okulun kapatılmasının Müslüman öğrencilerin lehine olacağı şeklindeki iddialar, baskıcı saçma iddialardır. Zira Müslüman öğrencilerin haklarından biri de kendi İslamî kimliklerini yansıtan okullarda okumalarıdır.
Bundan dolayı İslamî kuruluşların ve bireylerin üzerlerine düşen, bu ikircikliğe karşı uyanık olmaları, haklı tutumlarının yanında yer almaları ve İslam'a kötü niyet besleyenlerin karşısında durmalarıdır.
Okay Pala [Ebu Zeyn]
حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Medya Temsilcisi
Hollanda
حزب التحرير Hizb-ut Tahrir Hollanda Medya Bürosu |
Adres Bilgileri ve Web Sitesi Telefon: +31 (0) 6 11 86 05 21 www.hizb-ut-tahrir.nl |
E-Mail: Okay.pala@hizb-ut-tahrir.nl |