Pazartesi, 23 Cumade’l Ûlâ 1446 | 2024/11/25
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü


حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Hollanda
Medya Bürosu

No: HLu2013BAu20132012u2013MBu2013TRu20130001 H. 25 Rabi-ul Evve 1433
M. Cuma, 17 Şubat 2012

-Basın Açıklaması- Belçika'da: Demokrasi ve İfade Özgürlüğü Adına Hizb-ut Tahrir'in Hilafet Konferansı Yasaklanmıştır

Hasselt Belediye Başkanı Hilde Claes, güvenlik birimleri ve İçişleri Bakanlığı ile yaptığı istişareler sonucunda 04.03.2012 tarihinde yapılması kararlaştırılan Belçika'daki Hizb-Tahrir'in Hilafet Konferansı'nı yasaklama kararı almıştır. Belediye başkanı, konferansın yasaklanmasını şu sözleriyle gerekçelendirmiştir: "Tarihsel suçların inkarı ve haklı çıkarılmasıyla [NEGATIONISM] ilgili 23.03.1995 yasasına binaen konferansı yasaklama kararı aldım. Ayrıca ortada ırkçılığı yasaklayan yasaya da muhalefet söz konusudur. Çünkü bizler, güvenlik yönünü garanti edemeyiz. Dolayısıyla bu bile toplantının yasaklanmasının kabul edilmesi için yeterlidir."

Halbuki Hizb-ut Tahrir daha önce de Belçika otoritelerinin bilgisi dahilinde bir dizi başarılı konferanslar ve gösteriler düzenlemiş ve hiçbir gün her hangi bir güvenlik sorunu meydana gelmemiştir. Dahası güvenlik birimleri, defalarca hizbin şebabının güzel organizasyonu, dikkati ve disipline bağlılığı ile ilgili şaşkınlığını ifade etmiştir. Bundan dolayı polisin, güvenlik endişesi nedeniyle gösterinin düzenlenmemesi tavsiyesinde bulunması olası değildir. Dolayısıyla güvenlik korkusu meselesinin, sırf belediye başkanının uydurduğu bir yalan ve iftiradan ibaret olduğunu sanıyoruz.

Şayet belediye başkanı güvenlik yönle ilgileniyor ve konferansın genel bir kaosa sürüklemesinden korkuyorsa yapması gereken, bunun sebebini alaycı ve hakaretvarî bir üslupla İslam'a ve Müslümanlara saldırmaktan başka işleri olmayan bizim dışımızdaki kişilerde araması gerekir. Dolayısıyla ilk gözlenmesi gerekenler de onlardır. Çünkü onlar, antipati ve nefret ruhunu yaymak yoluyla Müslümanlar ile gayrimüslimler arasına fesat sokmaktadırlar. Ayrıca konferansın yapılmasını önlemek ve insanları ajite etmek yoluyla yalan ve uydurmalarla güçlü bir kampanya düzenleyenler de bizzat onlardır. Nitekim belediye başkanını etkileyen şey de işte budur.

Irkçılıkla ilgili olana gelince; Başbakanın bu sözü, nereden kaynaklanmaktadır acaba? Yoksa bizim hakkımızda bir ırkçılık tespiti mi olmuştur? Bizim kültürümüzde, ırkçılığımızı gösteren bir şey mi buldu ki? Hizbimizden her hangi biri, geçmişte bu nedenle hiç yargılanmış mıdır? Dolayısıyla bu, hiçbir kimsenin kanıtlayamayacağı bir suçlamadan öte bir şey olmadığı gibi sadece yalanlardan ibarettir.

Sözde tarihsel suçların inkarı ve haklı çıkarılmasıyla ilgili olana geline; belediye başkanı neden bahsetmektedir Allah aşkına? Biz, tarihsel bir gerçeği inkar mı ettik ? Ayrıca oda ne ki? Yoksa belediye başkanı, Kongo'daki soykırım suçlarından mı bahsetmektedir? Kast edilen şey bu mudur acaba?

Güvenliği ihlal ve ırkçılık iddiaları ise batıl bir iddiadır. Halbuki belediye başkanı, kendisiyle tartışmak ve konulara açıklık getirmek için Hizb-ut Tahrir şebabına çağrıda bulunarak bu hususu kanıtlayabilirdi. Ancak o, aşırı sağ kanat savunucularının tuzağa düşmüş ve onların maksatlarını gerçekleştirmiştir. Dolayısıyla yasaklama kararını, bizzat belediye başkanının kendisi alarak güvenlik birimleri ve İçişleri Bakanlığı ile istişarede bulunmak yoluyla da bu kararı haklı çıkarmaya çalışmaktadır. Zira İçişleri Bakanı Joel Milcat bunu, şu sözleriyle vurgulamıştır: "Hasselt Belediye Başkanı Hilde Claes ile devlete ait bir salonda yapılacak olması itibarıyla yapılacak olan konferansın yasaklanması olasılığını gözden geçirmek amacıyla istişarede bulunduk."

Son olarak; "Ben bu konferansı yasaklarım. Zira ben, demokratik bir sistemin sorumlusu olarak aşırıcı şekillerin her türlüsüne karşıyım" diyen belediye başkanına sormak isterim; gerçekten koruduğunu iddia ettiğin demokrasi bumu dur? O halde demokrasi, kanıtlar üzerine değil de yalanlar üzerine kurulmuştur. Yoksa sizin ifade özgürlüğünüz, İslamî görüşün ifade edilmemesi şartıyla mı garanti altına alınmıştır?

Nitekim belediye başkanı, ifade hakkımızı engelleme kararıyla bizlere zulmetmiştir. Böylece liberal demokratik sistemin kendisine bile dürüst olmadığını kanıtlamış olmaktadır.


Okay Pala [Ebu Zeyn]
حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Medya Temsilcisi
Hollanda

حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Hollanda
Medya Bürosu
Adres Bilgileri ve Web Sitesi
Telefon: +31 (0) 6 11 86 05 21
www.hizb-ut-tahrir.nl
E-Mail: Okay.pala@hizb-ut-tahrir.nl

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER