Hizb-ut Tahrir / Filistin, Umre, Mescidi Nebevi ve Muhammed SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in kabristanını ziyaret amacıyla Hicaz bölgesine giderken Maan şehrinde elim bir hadiseyle Allah Subhânehu ve Teâlâ’nın rahmetine intikal eden şehitlere taziye dileklerini sunmaktadır. Bu elim hadise vesilesiyle Hizbin gençleri de özel olarak şehit ailelerine, genel olarak Filistin halkına bu büyük kayıptan ötürü başsağlığı dilemektedir. Umarız Allah Subhânehu ve Teâlâ, onları geniş rahmeti ve yüce mağfiretiyle kuşatır. Allah Subhânehu ve Teâlâ, onları peygamberler, Sıddıklar, şehitler ve Salihler ile haşreylesin. Zira bunlar, ne güzel dostturlar. Allah Subhânehu ve Teâlâ, ey şehit aileleri! Sevabınızı artırsın, taziyelerinizi kabul eylesin, kalplerinize sabır ve teselli telkin etsin. Biz ancak Allah Subhânehu ve Teâlâ’yı razı edecek şeyler söyleriz. Biz şüphesiz Allah’a aitiz ve şüphesiz O’na döneceğiz.

Allahım sana yalvarıyoruz, Filistin’i kurtaracak ve İslam ümmeti arasındaki sınır ve dikenli telleri ortadan kaldıracak Nübüvvet metodu üzere Raşidi Hilafet Devletini bir an önce nasip eyle. Ki tek bir ümmeti parçalayan, yolculuk sırasında ve pratik hayatta İslam ümmeti için birçok sıkıntı ve talihsizlik yaratan yapay sınırlar üzerindeki hacıların, umrecilerin ve tüm yolcuların acıları sona ersin. Umarız bu, çok yakındır. Bu, Allah’a o kadar da zor değildir.

وَلَنَبْلُوَنَّكُمْ بِشَيْءٍ مِنَ الْخَوْفِ وَالْجُوعِ وَنَقْصٍ مِنَ الأَمْوَالِ وَالأَنْفُسِ وَالثَّمَرَاتِ وَبَشِّرِ الصَّابِرِينَ الَّذِينَ إِذَا أَصَابَتْهُمْ مُصِيبَةٌ قَالُوا إِنَّا لِلَّهِ وَإِنَّا إِلَيْهِ رَاجِعُونَ أُولَئِكَ عَلَيْهِمْ صَلَوَاتٌ مِنْ رَبِّهِمْ وَرَحْمَةٌ وَأُولَئِكَ هُمُ الْمُهْتَدُونَ“Andolsun ki sizi biraz korku ve açlıkla, bir de mallar, canlar ve ürünlerden eksilterek deneriz. Sabredenleri müjdele. Onlar; başlarına bir musibet gelince, “Biz şüphesiz (her şeyimizle) Allah’a aitiz ve şüphesiz O’na döneceğiz” derler. İşte Rableri katından rahmet ve merhamet onlaradır. Doğru yola ulaştırılmış olanlar da işte bunlardır.” ^{[Bakara 155-157]}