Pazartesi gününden bu yana işgalci Yahudi ordusu, uçak ve füzeleriyle Gazze halkına karşı kirli bir savaş yürütüyor. Masum insanları, çocukları, kadınları ve ailesini savunan herkesi öldürüyor. Filistin yönetimi lideri ise, Salı günü Tel Aviv'de düzenlenen barış konferansında Yahudilere hitaben "Filistin halkının lideri olarak ben, iki devletli çözüm ve komşumuz İsrail ile barış ve normalleşme vizyonuna tamamen bağlı kalacağımı taahhüt ediyorum. Cumhurbaşkanı Peres ile birlikte Papa Francis'i karşılama davetine icabet etmemin nedeni budur. Hep birlikte barış için dua edeceğiz. Halkım barış istiyor, İsraillilerin de bizim gibi barış istediklerini biliyoruz." dedi. Mısır rejimi ise, tarafları duyarlı davranmaya davet ederek, diğer mücrim rejimler gibi işgalci Yahudi'nin cürümlerine sessiz kaldı. Ölü ve yaralı sayısını saymakla yetindiler.

İşgalci Yahudi, Filistin halkı ve Mescidi Aksa'ya karşı cürüm işlemeye devam ediyor. Geçen ay Batı Şeria'nın tüm şehirleri ve Kudüs'te cürümlerini iyice artıran işgalci Yahudi ordusu, Filistin yönetimi ve liderinin zilletinden, zalim rejimlerin kendi halklarına karşı yaptıkları baskılardan, mücrim işgalci ile ilişkileri normalleştirme arayışlarından, bölgede Amerikan hegemonyasından yararlanarak Gazze halkına karşı şiddeti saldırılar başlattı.

Hizb-ut Tahrir liderliğinde Filistin halkı, Filistin'in, Yahudi varlığına karşı ümmetin ordularını hareket geçirerek kurtulacağının farkındadır. Harekete geçen ümmetin ihtişamlı orduları, Yahudi varlığının kökünü mübarek topraklardan kazıyacak, Filistin halkı ve İslam dünyasını onun şerrinden kurtaracak, Mescidi Aksa ve tüm Filistin'i tekrar ümmete iade edecektir. Ümmetin ordularını harekete geçirmesi gereken yöneticiler, ölü olduklarını tekrar tekrar kanıtladılar. Ne Allah'tan ne de Allah'ın kullarından utanmıyorlar. Aksine orduyu, Filistin'in kurtarılmasını, Amerika ve Batı egemenliğinin Müslüman ülkelerden izale edilmesini ve İslam'ın hâkim kılınmasını talep eden halkları bastırmak için kullanıyorlar.

Bu nedenle biz, geçen Receb ayında Mescidi Aksa, Batı Şeria ve Gazze kentlerinden zalim yöneticileri ortadan kaldırmak, İslami Hilafet kurmak, Mescidi Aksa ve mübarek tüm Filistin topraklarını kurtarmak için ordulara yönelik bir çağrıda bulunmuştuk.

İşgalci Yahudi ordusunun yürüttüğü bu vahşi saldırganlık, aslında Filistin halkına karşı görevlerini yapmaları için ümmetin ordularına yönelik bir çağrıdır. O ordulara diyoruz ki başta Kudüs ve Gazze halkı olmak üzere Filistin halkı, bu mübarek toprakların murabıt ve kararlı insanlarıdır. İşgalcilere karşı çıplak yürekleri ile mücadele ediyorlar. Haydi, Filistin halkını kurtarın, onlara yardım edin, farzı yerine getirmekten sizi alıkoyan tüm rejimleri ortadan kaldırın. Onların kalıntıları üzerine Hilafet Devletini kurun. Çünkü Hilafet, izzet ve ihtişam devletidir. Lokomotif gibi orduları peşinden sürükleyecek, Yahudi varlığına dünyanın kaç bucak olduğunu gösterecek, her türlü felaketi ona tattıracaktır. Filistin halkı, Mescidi Aksa ve tüm Müslüman ülkeleri, işgalci Yahudilerin pisliğinden, otoritenin zilletinden ve rejimlerin zulmünden kurtaracak, meşale ve hidayet nuru olarak İslam'ı tüm insanlığa taşıyacaktır. İşte Hizb-ut Tahrir, aranızdadır ve sizinle bu hedefi gerçekleştirmek için gece gündüz çalışıyor. Çağrıya yanıt vermeyecek misiniz? Dünya ve ahiretin izzetine nail olmak istemiyor musunuz?

يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا اسْتَجِيبُوا لِلَّهِ وَلِلرَّسُولِ إِذَا دَعَاكُمْ لِمَا يُحْيِيكُمْ

"Ey iman edenler! Size hayat verecek şeylere sizi çağırdığı zaman, Allah ve Rasûlü'ne icabet edin." ^{[Enfal 24]}