Salı, 24 Cumade’l Ûlâ 1446 | 2024/11/26
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü


حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Mübarek Toprak (Filistin)
Medya Bürosu

No: FLu2013BAu20132012u2013MBu2013TRu20130019 H. 9 Muharrem 1434
M. Cuma, 23 Kasım 2012

-Basın Açıklaması- Rejimler, Yahudi Varlığını Bitirmek İçin Orduları Harekete Geçirmek Yerine Kırılgan Yahudi Varlığının Güvenlini Korumak İçin Koşuşturmaktadırlar

Aşağılık rejimler, Gazze ile birlikte Güney Cephesini işgal eden varlığın güvenliğini koruyacak bir ateşkese ulaşmak için Amerikan Dışişleri Bakanı Hillary Clinton ile birlikte el ele çalışmaktadırlar. Zira Çarşamba akşamı bir ateşkes anlaşmasına ulaştıklarını açıklayan Mısır Dışişleri Bakanı Muhammed Kamil ile yapmış olduğu basın konferansında Clinton şöyle demiştir: "Amerikan tarafı, "İsrail'in" güvenliğini garantilemeye ve Gazze sakinleri için kolaylaştırmaya ulaşmak için önümüzdeki birkaç gün içerisinde Mısır ile birlikte çalışacaktır. "

Arap rejimleri, asla savaş olmayacağı, dahası Katar Dışişleri Bakanı'nın Arap yöneticilerinin koyunlar olduğunu beyan ettiği, sonra da Bakan Clinton'un, Ramallah otoritesinin Batı Şeria'da işgalcinin güvenliğini koruduğu gibi işgalcinin güvenliğinin tamamen korunması için Gazze otoritesi ve direniş fraksiyonlarıyla bir ateşkese ulaşılması hususunda Amerika ile Yahudi varlığına destek vermeleri amacıyla Katar, Mısır ve Türkiye'nin çabalarını hızlandırmak için bölgeye gelmesiyle birlikte geçen Cumartesi günü Kahire'de düzenlenen Arap Dışişleri Bakanları Konferansı yoluyla işgalci Yahudi varlığına güvence vermektedirler.

Zırar yöneticiler, Yahudilerin zayıflığından, sekiz günlük savaş boyunca açıkça ortaya çıkan bünyesinin kırılganlığından ve Yahudilerin çeşitli gelişmiş savaş makinelerine hafif silahlarla karşı koyan Gazze halkı ile direnişçilerin sebatlarından faydalanmak yerine, evet saldırgan Yahudi varlığını bitirmek amacıyla ordularını harekete geçirmek için bunlardan faydalanmak yerine bu yöneticiler adamlarını ve mallarını, arabuluculuk, korkutma ve Gazze otoritesi ve örgütleri teşvik etmek yoluyla işgalci Yahudi varlığını ve güvenliğini korumak için seferber etmektedirler.

Yahudi varlığının kırılganlığı, Kerame Savaşı ile başlayan, 1973 Savaşı ve 2006 Temmuz Savaşı ile devam eden ve Gazze'ye yönelik en son saldırıyla sona eren savaşlar yoluyla defalarca ortaya çıkmıştır. Zira basiret sahibi herkes, artık bu varlığın kağıttan bir kaplan olduğunu fark etmektedirler. Dolayısıyla şayet samimi bir niyet olsa, güçlü ülkelerin orduları yada bazıları bu varlığı ortadan kaldırabilir ve onu kökünden söküp atabilir. Dolayısıyla kısa bir zaman sonra etkisini gösterebilir.

Ancak yöneticiler, özellikle de Mısır yöneticileri, cihad etmek, Gazze ve tüm Filistin halkına yardım etmek, tüm Filistin'i kurtarmak ve gaspçı Yahudi varlığını ortadan kaldırmak için yanıp tutuşan azim Mısır ordusunu harekete geçirmek yerine, evet Mısır, Türkiye, Katar ve diğerleri bunları yapmak yerine sanki onlar Gazze halkına ve Filistin meselesine yabancı olan taraflarmış gibi işgalci ile kurbanlar arasında arabulucu olmaktadırlar.

Nitekim siyasî örgütlerden ve liderlerden olmayan birisi, en son çatışmada Gazze'deki direnişin zafer elde ettiğinden bahsettiği gibi Kerame Savaşı ile Lübnan'daki Temmuz Savaşı'nda da zafer elde edildiğinden bahsetmektedirler. Dolayısıyla şayet kırılgan Yahudi varlığı, çok az sayıdaki örgütler karşısında yenilme derecesine gelmişse o halde ülkelerin orduları karşısında yenilmesi çok daha kolay ve yakındır. Peki o halde neden Arap resmî söylemleri ile Filistinli örgütlerin konuşmaları, Filistin'i kurtarmaya ve gaspçı Yahudi varlığını kökünden söküp atmaya yönelik çağrıdan yoksundurlar.  Peki örgütlerin ve halkların, yöneticileri muhasebe etmeleri ve onları Filistin'e karşı olan sorumluluklarını yüklenmeye döndürmeleri bir savaş değil midir? Dolayısıyla kurtuluşun ve orduların seferber edilmesinin haricindeki herhangi bir Filistin meselesinden bahsetmek, hem bir zaman kaybı hem de ümmetin bilincinin tahrip edilmesidir.

Filistin'i kurtarmak ve Yahudi varlığını ortadan kaldırmak, büyük bir şeref, Allah'tan bir nusret ve müfrit ve aşağılık yöneticilerin hak etmediği büyük bir fetihtir. Allah'ın izniyle bu, çok yakında İkinci Raşidi Hilafet Devleti'ndeki ümmetin askerlerinin elleriyle olacaktır.

وَيَوْمَئِذٍ يَفْرَحُ الْمُؤْمِنُونَ بِنَصْرِ اللَّهِ يَنصُرُ مَن يَشَاء وَهُوَ الْعَزِيزُ الرَّحِيمُ "İşte o gün, müminler de Allah'ın nusretiyle, zaferiyle ferahlayacaklardır. Allah dilediğine nusret, zafer verir. O, Azîz'dir, Rahîm'dir." [er-Rûm 4-5]

حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Mübarek Toprak (Filistin)
Medya Bürosu
Adres Bilgileri ve Web Sitesi
Telefon: 0598819100
www.pal-tahrir.info
E-Mail: info@pal-tahrir.info

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER