13 Ocak 2016 Çarşamba günü tv2.dk sitesi, 15 yaşındaki Danimarkalı genç bir kızın gözaltına alındığını ve evinde yapılan aramalar sırasında bombalara rastlandığını aktardı.

Hem polis hem de PET [Polis İstihbarat Servisi] detaylı bilgi vermeyi reddetse de TV2, kızın farklı Facebook profilinden hareketle “... İslami örgüt Hizb-ut Tahrir’in Danimarkalı üyeleri tarafından kurulan bir [Facebook] grubunun bir üyesi olduğunu” yazdı.

TV2, bu konudaki ilk makalesinde bu “bilgiyi” yaymayı yeğledi. Daha sonra da bu bilgi, yerli ve yabancı medya tarafından referans olarak gösterildi. Bu durum karşısında biz, aşağıdaki noktalara dikkat çekmenin elzem olduğunu düşünüyoruz:

Fikri mücadele yapan İslami siyasi parti olarak bizim de Web sayfalarımız ve Facebook sayfalarımız var. Bu sayfalarda fikir ve görüşlerimizi paylaşıyor ve tartışıyoruz. Sayfalarımızın kimin tarafından takip edildiğini ve “beğenildiğini” kontrol edemeyiz. Çünkü mesajlarımız, geneldir. Müslüman veya gayrimüslim olsun fikir sahibi olmak isteyen herkese yöneliktir. Sayfalarımız ve profillerimiz, farklı geçmişlere sahip binlerce kişi tarafından takip edilmektedir. Doğal olarak da biz onların bireysel eylemlerinden sorumlu tutulamayız.

Biliyorsunuz, eleştirmenlerimiz bile çalışmamızın sadece fikirler ile sınırlı olduğunu ve çalışmamızda şiddete yer olmadığını bilirler. Dolayısıyla soru şudur: Neden sürekli Hizb-ut Tahrir, şiddete bulaşmış ya da şiddet eylemlerini destekleyen bireyler ile ısrarla ilişkilendiriliyor?

Bunun bir açıklaması şöyledir. Sağlam metodumuza dayalı yorulmaz çalışmamız, sadece medya ve sık sık ifşa ettiğimiz ve eleştirdiğimiz politikacılar arasında değil, bazı çevreler arasında da hayal kırıklığı yaratmış durumda. Bu konuda çaresiz kaldıkları açıktır ve bizi engellemeye yönelik zayıf girişimleri, onları hayal kırıklığından hayal kırıklığına sürükleyecektir.

Sevgili TV2 ve diğer Danimarka medyası: Biz ve sizin tandansınıza göre hareket etmeyenler karşısında çaresiz ve hayal kırıklığına uğramış olabilirsiniz. Ancak böyle olsa da bazı objektiflik ölçünüzü, en azından mesleğinize olan saygınızdan ötürü dürüstlüğünüzü korumaya çalışmalısınız.