حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Britanya
Medya Bürosu
No: BR–BA–2020–MB–TR–19 |
H. 9 Rabi-ul Evve 1442 M. Pazartesi, 26 Ekim 2020 |
İslam, Aydın Düşünceye Dayanır ve Liderlerimizden Ancak Aydın Düşünceyi Kabul Etmeliyiz
Dünyanın bugün iyi liderlikten yoksun olduğu söylemi, yüzeysel bir söylemdir. Yöneticilere sadık olduğumuzu, her şeyi istediğimiz gibi düzeltebildiklerini iddia eden popülist liderlere alıştık artık. Temel arzularımıza hitap eden kampanyalar düzenlerler. Bununla birlikte gerçekte kampanyaları dürüstlük, doğruluk veya fikri gelişmişlikten yoksundur. Oysa bunlar, iyi liderliğin temel öğeleridir. Bunun yerine kampanyaları, yalanlar, fanteziler, kışkırtmalar ve açgözlülükle doludur.
Demokrasinin özü budur. Onurlu ve şerefli bir liderlik yetiştiremez. İnsanlığı iyiliğe doğru sürükleyemez. Sadece en popüler olanın iktidara gelmesini vaat eder. Popüler liderler, manipülasyonda uzmandır, insanlara partilerinin istediği her şeyi pazarlamasını bilirler.
Laiklere göre ideolojileri “aydınlanma”nın bir ürünüdür. Gerçekte düşünceleri uzlaşı temeline dayalıdır. Uzlaşı güçlü olanın iktidarda kalmasını sağlar. Herkese kemik atar. Kuşkusuz atılan bu kemikler, Avrupa aristokrasilerinin ara sıra attığı kırıntılardan marjinal olarak daha iyiydi. Ancak gerçek şu ki, yeni ideolojinin entelektüel kriteri yoktu. Sadece yoksul ve sefil olanların fantezi ve arzularına hitap ediyordu. Yetersiz gıda ve beslenmeye rağmen kemikler o zamanlar çok cazipti.
Politikacılar, popülaritelerini kaybetmekten korkarlar, bu nedenle patolojik olarak bakış açıları kısa vadelidir. Aralarındaki anlaşmazlığa rağmen hesap verebilirliği her beş yılda bir oy pusulası ile sınırlarlar. Liderlerin hesap verebilirliği için kurumsal medyaya güvenirler. Nihai varoluş meselesinden kaçınırlar ve laikliği bir uzlaşı olarak kabul ederler.
Dünya, aşağılık popülerliğe değil, aydın düşünceye dayalı gerçek aydın liderlere muhtaç. Bir fanatik grubu diğerine karşı kışkırtmak için bölücü ifadeler kullanan partilerimiz ve gruplarımız var. İngiltere, Fransa ve Amerika’da liderler, tabanlarına hitap eden açıklamalar yaparlar. Büyük sermayedarlara sahip gerçek güç simsarlarını asla üzmezler. Trump, popülerliğini korumak için ırkçılarla birlikte hareket ediyor. Washington kliğini altüst ettiğini sanıyor. Biden ise ezilenlerin yanında yer aldığını iddia ediyor. Gerçekte, her ikisi de insanlar lehine çalışmaz. Trump, ne destekçilerinin yaşamında bir iyileştirme yaptı ne de şirketlerin dizginleri tutuşunu zayıflattı. Obama ve Biden da Amerika’daki kurumsal ırkçılığı büyük ölçüde sonlandırmadı. Söz verdikleri şeyi yapmadılar. Bu yüzden Amerika’da yaygın fikirler ve değerler, yeniden değerlendirilmeli, haksız yere sıradan insanlardan zenginlik ve güç gasp eden ayrıcalıklı sınıfları devirme arzusu olmalıdır. Demokrasi, böyle bir azınlığı korumak için var, konumlarını tehlikeye atmak için değil.
Dünya demokrasisi, tehlikeli bir virüsü küresel bir pandemiye dönüştüren bir katalizör görevi gördü. Liderler, popülerliklerini korumak için kötürüm oldular, onun için zaman zaman ayak sürüdüler. Zengin destekçilerini tercih ettiler ve her hareketlerinde kendileri ile çeliştiler. Sonuçta insanların kafası karıştı. Mevcut popülist gruba ve fantastik iddialarına olan güvenlerini yitirdiler. Popülist makinenin hesap verebilirliğini besleyen bir ideoloji geliştirmenin zamanı geldi.
İslam inancı, insan, yaşam ve kainat hakkında aydın bir düşünce ortaya koyar. Avrupalı isyancılar ve zalim hükümdarları arasında tarihsel sığ uzlaşının bir ürünü değildir. Varoluş sorusuna akla kanaat verecek şekilde yanıt verir, zira akla dayalıdır ve insan fıtratına uygundur. İslami inanç, sistemler manzumesi ve yaşam için bir rehberdir. Yaratıcımızla, nefsimizle ve birbirimizle olan ilişkilerimizi düzenler. Herkesi ezmek içim ayrıcalıklı sınıf yoktur. İslam, her şeyden önce fikri liderliğe teşvik eder, öyle ki sığ popülizme yer yoktur. İslami liderliğin bakış açısı kısa vadeli değildir, zira yöneticiler yeniden seçilmekten korkmazlar. Bu nedenle dünyanın yüzyıllardır görmediği aydın bir düşünce vizyonu üzerine inşa edilmiş uzun vadeli planlar yaparlar.
Bugün Müslüman dünyasındaki seçilmiş ve seçilmemiş liderlerin, İslami liderlik anlayışına yakın olduklarını söylemek pek mümkün değil. Çünkü hepsi Batının klonlarıdır. İslam ve insanlardan ziyade Batıdaki kapitalistlere hizmet ederler. Hizb-ut Tahrir, Müslüman dünyasında toplumdaki düşünceyi yükseltmek için çalışan İslami bir siyasi partidir. Dünya bir kez daha gerçek aydın düşünceye dayalı bir liderliğe yakında tanıklık edecektir.
Hizb-ut Tahrir / Britanya’nın düzenleyeceği “Küresel İslam Düzeninin Dönüşü” başlıklı uluslararası çevrimiçi konferansına kaydolmaya ve katılmaya davet ediyoruz.
Konuşmacıların konuları:
-Pandemiden Black Lives Matter (Siyahların yaşamları değerlidir) hareketine: İnsanlık can havliyle bir alternatif arıyor
-Yeni bir ekonomi, yüzde birlik kesimin bile çıkarına değil.
-Hilafet sistemi ve insanların işlerinin güdülmesi.
-Yeryüzünde İslam’ın liderliğini diriltmek ve sorumluluğumuz
31 Ekim Cumartesi saat 14.00 (yerel saat)
Kayıt ol: https://bit.ly/HTBConference2020
حزب التحرير Hizb-ut Tahrir Britanya Medya Bürosu |
Adres Bilgileri ve Web Sitesi Telefon: (+44) 070 74 – 19 24 00 www.hizb.org.uk |
E-Mail: media@domainnomeaning.com / press@hizb.org.uk |