Birleşmiş Milletler Çocuk Kuruluşu UNICEF, Musul’un batısında Irak güçleri ve IŞİD arasında devam etmekte olan çatışmalardan dolayı 100 bin çocuğun yaşamlarından endişe edildiğini açıkladı. 5 Haziran 2017 Pazartesi günü UNICEF tarafından yayımlanan bir raporda “Eski kent ve Batı Musul bölgelerinde yaklaşık 100 bin kız ve erkek çocuğun farklı tehlikeli risklerle karşı karşıya oldukları, pek çoğunun iki ateş arasında sıkıştıkları” belirtildi. Çocuk Kuruluşu, “Çocukların hayatı tehlikede, öldürülüyorlar, yaralanıyorlar, insani kalkan olarak kullanıyorlar ve bazen çocukları savaşa katılmaya mecbur bırakıyorlar”dedi.

UNICEF’in uyarıları, Uluslararası Göç Örgütü Irak Sözcüsü Sandra Black tarafından yapılan uyarılar ile örtüşmektedir. Black yaptığı açıklamada, Musul’un batısındaki eski kentte 180 binden fazla sivil kuşatma altındadır. Hava saldırıları ve keskin nişancılar nedeniyle ölümle karşı karşıyalar veya insani kalkan olarak kullanılıyorlar demişti.   

Irak ve Amerika öncülüğündeki koalisyon güçlerinin, “Musul’u geri alma” ve IŞİD’den kurtarma adı altında başlattıkları operasyonun üzerinden yedi ay geçti. Yedi aydır savaşın faturasını siviller özellikle kadın ve çocuklar ödüyorlar. Hatta Zencili mahallesinde olduğu gibi Musul halkının ölü bedeni sokaklarda duruyor, defnedecek kimse yok. Yüzlerce yaralı var. Yardım kuruluşları erişim zorluğu nedeniyle yaralıların sayısı hakkında doğru istatistiki rakamlar veremiyorlar. Ayrıca yüz binlerce sivil, IŞİD ile Irak güçlerinin pençesi arasında sıkışmış durumda. Bu yüzden 100 bin çocuğun hayatı tehlikede ve ateş hattında. Öldürülüyorlar, yaralanıyorlar ve insani kalkan olarak kullanılıyorlar. Hatta bazen çocukları savaşa katılmaya mecbur bırakıyorlar. Raporda UNICEF, Musul’un Batı yakasında kuşatma altındaki bölgelerde bulunan çocukların durumunu şu sözleriyle dile getirmiştir: “Çocuklar, insana yakışmayan korkunç şiddete tanık oluyorlar “

Evler, hastaneler, okullar, altyapı vb. yerle bir ediliyor... Bu durum doğrudan sivillerin hayatını etkiliyor ve trajedilerini artırıyor. Mülteci kamplarında yaşayan sığınmacıların sıkıntıları da buna eklenebilir.

Ey Müslümanlar! Allah’a yemin olsun ki bu kutsal ayda bu olaylardan bahsetmek gerçekten kalpleri sızlatıyor. Bu ayı biz Müslümanların tarihinde ayırt edici savaşlarla hatırlıyoruz. Bedir, Ayn Calut, Hittin, Umuriye’nin fethi ve daha nice savaşlar bu mübarek ayda olmuştur. Ülkeler fethedilip İslam’ın otoritesine boyun eğdirilmiş, Müslümanlar dünyanın efendisi olmuştur. Evet, çatışmaları ile hatırladığımız zaferler ayında sömürgecilere hizmet etmek, nüfuzlarını yerleştirmek için Müslüman ülkelerde devam etmekte olan savaş ve çatışmalardan bahsetmek hiç kuşkusuz acı vericidir. Müslümanların kanı akıtılıyor, kutsalları çiğneniyor. Hem de İslam’a ve Müslümanlara karşı savaşta Amerikan dostu ve müttefiki olan bizim insanlarımızın elleriyle. Amerika, Irak ve Şam’da soğukkanlılıkla masum insanları katlediyor, ardından bunun yanlışlıkla olduğunu söylüyor. 02 Haziran 2017 Cuma günü ABD ordusu tarafından yapılan açıklamada, 2014 yılından bu yana Amerikan öncülüğündeki koalisyon güçlerinin Irak ve Suriye’de IŞİD’e karşı yürüttükleri operasyonlarda en az 484 sivilin öldüğünü bildirdi. Bu kamuoyuna yansıyan rakamlardır, yansımayanlar ise oldukça çoktur. İslam ümmetinin yaşadığı bu zillet ve zayıflık daha ne kadar devam edecek?

Ey Müslümanlar! Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyuruyor:

إِنَّمَا الْإِمَامُ جُنَّةٌ يُقَاتَلُ مِنْ وَرَائِهِ وَيُتَّقَى بِهِ “İmam ancak bir kalkandır. Arkasında savaşılır ve onunla korunulur.”Bugün Nübüvvet metodu üzere Raşidi Hilafet Devleti altında İslam’a göre hükmeden İmam ve kalkandan yoksunuz. İmam, Müslümanların kanını korur. Kutsalları ve ülkelerini işgal ve bağımlılıktan kurtarır. İslam’ı hidayet, nur ve adalet Risâleti olarak insanlığa taşır. İnsanlığı demokrasi ve kapitalizm sefaletinden kurtarır.

Ey Müslümanlar! İşte sizi bu İmam için ciddiyetle çalışmaya davet ediyoruz. Hadi gelin bu kutsal ayda Nübüvvet metodu üzere ikinci Raşidi Hilafeti kurmak için Hizb-ut Tahrir ile birlikte çalışarak Allah’a yakınlaşın. Zira bunda dünyada ve ahirette izzet vardır Allah’ın izniyle.

وَيَوْمَئِذٍ يَفْرَحُ الْمُؤْمِنُونَ بِنَصْرِ اللَّهِ يَنْصُرُ مَنْ يَشَاءُ وَهُوَ الْعَزِيزُ الرَّحِيمُ “O gün Allah’ın zafer vermesiyle müminler sevinecektir. Allah, dilediğine yardım eder. O, mutlak güç sahibidir, çok merhametlidir.” ^{[Rum 4-6]}