El Cezire İngilizce kanalının yayınladığı bir raporda, Birleşmiş Milletler yetkilileri, Yahudi varlığının Filistinli çocukları keyfi uygulamalarla tutuklamaya devam ettiğini belirttiler. “Bu çocuklar, kurumsal, sistematik ve yaygın şekilde özgürlüklerinden mahrum ediliyor”ifadelerini kullandılar. İnsan Hakları Konseyi’ne sunulan bir dizi Birleşmiş Milletler raporları, son bir yılda Batı Şeria ve Gazze Şeridi’ndeki Filistinlilerin yaşam koşullarının kötüleştiğini ortaya koydu. Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiseri Yardımcısı Kate Gilmore, işgalci Yahudi varlığının yükünü çocukların çektiğini belirtti.

Çocukların ailesinden bir görgü tanığına göre Yahudi hükümeti, Filistinli çocukları keyfi şekilde tutuklama politikasına devam ediyor. Geçtiğimiz yıl yüzlerce çocuğu hiçbir suçlama olmaksızın idari olarak tutukladı. Yüzlerce çocuğu da daha önce tutuklamıştı. Bazılarını ev hapsinde tutuyor. Çocuklara her türlü organize devlet terörünü uyguluyor. Çocukları koruyan ve uluslararası hukuka uygun olarak onlara koruma sağlayan sözde tüm uluslararası sözleşmeleri hiçe sayıyor. Yahudi hükümeti, çocukları tutuklayan ve onları askeri mahkemelerde yargılayan dünyadaki tek “devlettir”. Çocuklara yetişkin muamelesi yapıyor. Çocuklara cezaevlerinde insanlık dışı prosedürler uyguluyor. Çocuklar, bazı saldırı ve ihlale duçar kalıyorlar. Onlara karşı her türlü işkence ve şiddet uygulanıyor. Doğal olarak bu da çocuklarda moral bozukluğunu, maneviyatlarının çökmesine neden oluyor.

Bunca raporlara rağmen uluslararası toplum ve “insan hakları örgütleri” dilsiz gözlemci gibi tüm bu olanları sadece izlemekle yetiniyor. Görüldüğü gibi uluslararası toplum, hak ve hukukun savunucusu, mazlumun yardımcısı değildir. Öyle iddia ettikleri gibi insan hakları ya da çocuk ile hiçbir ilgileri yoktur. Tek yaptıkları yazı yazmak ve açıklamalar yapmak. İslam ve hükümleri söz konusu olunca, sessizliğe bürünüyorlar. Çocuk haklarını ihlal ettiğini düşündükleri İslam hükümlerine saldırmak için ellerinden geleni yapıyorlar, antenlerini açıyorlar... Bunun kanıtları oldukça çoktur... Dayton yönetimi ise özellikle Yahudi varlığını koruyan güvenlik koordinasyonu gerekçesiyle bu ihlaller ve keyfi tutuklamalar karşısında parmağını bile kıpırdatmıyor...

Ey mübarek Filistin toprakları halkı!

Her daim tekrarlanan olaylar kanıtlamıştır ki siz ve çocuklarınızdan zulmü ancak İslam ile hükmeden, adaleti yayan Nübüvvet metodu üzere Raşidi Hilafet Devleti bertaraf edebilir, işgalin kökünü kazıyabilir. Hadi bunun için çalışın ve yüreklerinize saplanan Ruveybida rejimleri söküp atın.

إِنَّ اللّهَ لاَ يُغَيِّرُ مَا بِقَوْمٍ حَتَّى يُغَيِّرُواْ مَا بِأَنْفُسِهِمْ وَإِذَا أَرَادَ اللّهُ بِقَوْمٍ سُوءًا فَلاَ مَرَدَّ لَهُ وَمَا لَهُم مِّن دُونِهِ مِن وَالٍ“Şüphesiz ki, bir kavim kendi durumunu değiştirmedikçe Allah onların durumunu değiştirmez. Allah, bir kavme kötülük diledi mi, artık o geri çevrilemez. Onlar için Allah’tan başka hiçbir yardımcı da yoktur.”^{[Rum 11]}