Geçtiğimiz son birkaç gün içinde bazı medya organları, Madaripur kentinde Hindu öğretim görevlisine karşı düzenlenen saldırı ile Hizb-ut Tahrir’i ilişkilendirmek için kaynağı hükümet olan bir dizi uyduruk haberler yayımladılar. Bu haberler üzerine Madaripur polis müdürü, medya organlarına yaptığı açıklamada “Ğulam Feyzullah Fahim, 15 Haziran 2016 Çarşamba günü Öğretmen Koleji’nde bir Hindu öğretim görevlisine saldıran ve ağır yaralanmasına neden olan saldırganlardan birinin Hizb-ut Tahrir üyesi olduğunu”söyledi. Bangladeş Dedektif Bürosu ekibi de Fahim ile Hizb-ut Tahrir arasında bir bağlantı bulgusuna rastladıklarını belirtti. Ama söz konusu iddia ile ilgili olarak medyaya herhangi bir kanıt sunamadı. Yalana bayılan bazı medya organları, bile bile bu tür yalan haberler yayınlamaktır. Bu, bu tür haberleri yayınlayan medyanın, siyasi parti Hizb-ut Tahrir’e karşı önyargılı propaganda yürüten hükümetle işbirliği yaptığının açık göstergesidir. Bir kez daha bu kanıtlıyor ki “objektif gazetecilik” diye bir şey yok. Cesur siyasi partinin imajını lekelemek için tiran Şeyhe Hasina hükümeti tarafından kontrol edilen “medya yönetiminin”hayâdan yoksun olduğuna tanık oluyoruz. Belli ki 2009 yılında Hizb-ut Tahrir’i yasaklayan Hasina yönetimi, partinin yükselişini dizginleyemeyince, halkın beynini yıkamak, Hizb-ut Tahrir’i şiddet ve fiziksel eylemler ile ilişkilendirmek için “medya denetime” başvurdu.

Hizb-ut Tahrir, partinin imajını karalamak için medya ve hükümetin bu iğrenç girişimini nefretle kınamaktadır. Partinin fikri çatışma ve siyasi mücadele gerçeğini, kimse görmezden gelemez. Bir kez daha Hasina’ya yüksek sesle diyoruz ki: Bu umutsuzca girişim ve çabalar rüzgârda toz olup gidecektir. Çünkü ümmetin rejime yönelik artan nefretine karşılık Hizb-ut Tahrir sevgisi ve güvenirliliği çığ gibi büyümektedir. Biz, itibarımızı karalama girişimine kapılanların alçak seviyesine ya da Hasina’nın acımasızca davranışına aldırış etmeden Nübüvvet metodu üzere ikinci Raşidi Hilafet Devleti kurulana kadar Hasina, gaddar rejim, Batı yanlısı ve destekli herhangi bir yönetime karşı politik mücadelemizi kesintisiz sürdüreceğiz.