Pazartesi, 23 Cumade’l Ûlâ 1446 | 2024/11/25
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü


حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Bangladeş Vilayeti
Medya Bürosu

No: BG–BA–2022–MB–TR–15 H. 11 Zilka’de 1443
M. Cuma, 10 Haziran 2022

Hasina Rejimi, Hindutva Liderlerinin Sevgili Peygamberimiz SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in Onurunu Ayaklar Altına Almasına Rağmen Müşrik Hindistan Devletinin Yanında Durmayı Yeğledi

Hizb ut Tahrir / Bangladeş Vilayeti, bu Cuma (10 Haziran 2022) Cuma namazından sonra Dakka ve Chittagong’daki çeşitli camilerde sevgili Peygamberimiz SallAllahu Aleyhi ve Sellem ve Müminlerin annesi Ayşe Radiyallahu Anha’ya hakaret içerikli sözlere karşı protesto gösterileri düzenledi.

Gösteride konuşmacılar, Hindistan’ın iktidardaki Bharatiya Janata Partisi (BJP) sözcüsü Nupur Sharma (Ulusal Sözcü) ile Naveen Kumar Jindal’ın (Yeni Delhi Medya Başkanı) Sevgili Peygamberimiz SallAllahu Aleyhi ve Sellem ve Müminlerin Annesi Ayşe Radiyallahu Anha’ya yönelik geçen hafta bir TV programında hakaret içeren açıklamalar yaptıklarını söylediler. İktidardaki BJP, kalpleri kanayan Müslümanlardan benzeri görülmemiş bir protesto ve öfke beklemediğini belirten konuşmacılar, bağnaz müşriklerin Peygamberlerini canlarından ve ailelerinden daha çok seven ümmetin öfkesinden korktuklarını ifade ettiler. Peygamber SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:

فَوَ الَّذِي نَفْسِي بِيَدِهِ لَا يُؤْمِنُ أَحَدُكُمْ حَتَّى أَكُونَ أَحَبَّ إِلَيْهِ مِنْ وَالِدِهِ وَوَلَدِهِ  “Nefsim elinde olan Allah’a yemin ederim ki hiçbiriniz, ben kendisine babasından da evlâdından da daha sevgili olmadıkça iman etmiş olmaz.”[Buhari]

Konuşmacılar, Hasina rejiminin ölüm sessizliğini sert bir dille eleştirdiler. Öfkeli Bangladeş Müslümanları, aslında Hasina hükümetinin bu saldırılar karşısındaki sağır edici sessizliğine pek şaşırmadılar. Zira Hasina hükümetinin İslam’a ve Müslümanlara karşı duruşunu biliyorlar. Onun için bu laik Hasina hükümetinden Peygamberimiz SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in onurunu savunmasını beklemediler. Aksine laik hükümetin ikiyüzlülüğünü gördüler. Hükümet, ‘teen olayında’ laik değerleri savundu. Genç bir kızın tren istasyonundaki ahlaksız elbisesinin büyük bir samimiyetle arkasında durdu ve babası Şeyh Mucibur’e hakareti cezalandırmak için bir yasa çıkardı. Ancak Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in onurunu savunmak için müşriklere karşı tek bir söz söylemeye bile tenezzül etmedi. Hatta iktidarda kalabilmek için dinini kâfirlere ve müşriklere sattı. Çaresiz Müslümanlar, Hint mallarını boykot etme çağrısından başka bir şey yapamazlar. Çünkü Müslüman dünyasındaki omurgasız kukla yöneticilerin, sembolik diplomatik yaptırımlardan daha sert bir tutum alamayacaklarını biliyorlar. Bu onurlu ümmet, imanının bir parçası olan Peygamberinin onurunu korumak için müşrik Hintliler ile savaşmayı yeğliyor.

جاهِدُوا المُشرِكينَ بِأَموالِكُمْ وأَنْفُسِكُم وأَلسِنَتِكُم  “Malınızla, canınızla ve dilinizle müşriklerle savaşınız.”[Ebu Davud]

Müslümanlar, Hint mallarının boykot edilmesini talep ettiler, peki Müslümanların yöneticileri neden Hindistan’ın büyükelçilerini topraklarından kovmuyorlar? Ya da düşman Hindu devletine bir ders vermek için güçlü ordularını seferber etmekle tehdit etmiyorlar? Kınamaları, bir aldatmacadır, ümmetin duygularını kendi çıkarları doğrultusunda istismar etmektir.

Ardından konuşmacılar, Müslümanlara sorumluluklarını hatırlattılar: “Ey Müslümanlar! Gerçek koruyucumuz olan ikinci Raşidi Hilafeti yeniden kurmadıkça Peygamberimiz SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in onurunu savunamayız. Fransa ve İngiltere’nin Voltaire’in “Muhammed veya Fanatizm” başlıklı Peygamber SallAllahu Aleyhi ve Sellem’e alay eden bir oyun sahneledikleri 20. Yüzyılı hatırlayın. Halife II. Abdülhamid oyundan haberdar olunca, Fransa’yı oyunu derhal durdurması için tehdit etti. Daha sonra İngiltere de Sultandan şu ültimatomu aldıktan sonra oyunu durdurdu: “İslam ümmetine İngiltere’nin Peygamberimiz SallAllahu Aleyhi ve Sellem’e saldırdığını ve hakaret ettiğini bildiren bir ferman çıkaracağım. Cihat ilan edeceğim…” Cihada gerek kalmadan İngiltere, oyunu sahnelemekten vazgeçti, ifade özgürlüğünü bir kenara attı. Bu nedenle Hizb-ut Tahrir önderliğinde sizi Hilafeti geri getirme çabalarınızı hızlandırmaya davet ediyoruz.

Sonunda konuşmacılar, Bangladeş ordusundaki samimi subaylara şöyle çağrıda bulundular: Hindistan’ın bağnaz müşrik liderleri, Peygamberiniz SallAllahu Aleyhi ve Sellem’e hakaret içerikli sözler sarf etmesine rağmen Hindistan ordusuyla ortak askeri tatbikat ‘sompriti’ (karşılıklı sevgi) yaptınız! İmanınız, Sevgili Peygamberiniz SallAllahu Aleyhi ve Sellem’e hakaret eden düşman müşrik devletin ordusuna ‘karşılıklı sevgi’ göstermenize nasıl izin veriyor! Satılık generallerinizin, imanınızı sınadıklarını görmüyor musunuz? Müşriklerle savaşmak yerine sizi müşrikleri sevmeye zorluyorlar. Müşrikler, bu “sompriti” tatbikatları ile imanınızla açıkça alay ediyorlar. Dikkat edin, ey Komutanlar! Allah Subhânehu ve Teâlâ bu harbi müşriklerin sizinle savaşmaktan asla vazgeçmeyeceklerini söylüyor. Oysa siz, satılık liderlerin ve komutanların emriyle Allah ve Müslümanlar düşmanını sevgiyle kucaklıyorsunuz:

يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا لاَ تَتَّخِذُوا عَدُوِّي وَعَدُوَّكُمْ أَوْلِيَاءَ تُلْقُونَ إِلَيْهِمْ بِالْمَوَدَّةِ وَقَدْ كَفَرُوا بِمَا جَاءَكُمْ مِنْ الْحَقِّ  Ey İman edenler! Benim de düşmanım, sizin de düşmanınız olanları dost edinmeyin. Siz onlara sevgi gösteriyorsunuz. Hâlbuki onlar size gelen hakkı inkâr ettiler.” [Mümtehine 1]

Ey Muhammed bin Kasım’ın torunları! Siz, gücün anahtarısınız. Bu gaflet uykusundan ve bozgunculuktan uyanın artık. Laik rejimi kaldırın ve cesur Hizb-ut Tahrir partisine Raşidi Hilafeti yeniden kurması için nusret verin. Müşrik Hindistan devletine yakışan cevabı ancak Hilafet verebilir. Tüm saldırganlığı ve küstahlığı için onu cezalandırabilir. Öyleyse, müjdeyi yerine getirmek ve kendinizi cehennem ateşinden kurtarmak için hayati rolünüzü yerine getirin:

عِصَابَتَانِ مِنْ أُمَّتِي أَحْرَزَهُمَا اللَّهُ مِنْ النَّارِ عِصَابَةٌ تَغْزُو الْهِنْدَ وَعِصَابَةٌ تَكُونُ مَعَ عِيسَى ابْنِ مَرْيَمَ عَلَيْهِمَا السَّلَام   Ümmetimden iki grup vardır ki Allah onları cehennem ateşinden korumuştur. Birisi Hinde karşı savaşanlar diğeri ise İsa b. Meryem ile birlikte olanlar.”[Ahmed ve Nesai]

حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Bangladeş Vilayeti
Medya Bürosu
Adres Bilgileri ve Web Sitesi
H. M. Siddque Mansion 55/A Purana Patlan, 4th Floor / Dhaka 1000 / Bangladesh
Telefon: +(880) 17 13 00 88 22
www.khilafat.org
Fax: +(880) 29 55 88 54
E-Mail: info@khilafat.org

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER