17 Mart 2016 günü Kabisa iline bağlı ulusal güvenlik güçleri, Hizb-ut Tahrir’in Üstat Safiullah adındaki bir üyesini il yakınında gözaltına alıp cezaevine attılar. Bu olay, yaşlı annesini şoke etti ve bu nedenle felç oldu. Ardından 21 Mart 2016 günü vefat etti.

إِنَّا لِلَّهِ وَإِنَّا إِلَيْهِ رَاجِعُونَ

“Gerçekten biz Allah’a aitiz ve gerçekten de ona döneceğiz.” ^{[Bakara 155]}

Hizb-ut Tahrir / Afganistan Vilayeti Medya Bürosu, tüm personeli adına yaslı aileye samimi taziyelerini sunar. Allah Subhânehu ve Teâlâ onu Firdevs cennetine koysun. Ayrıca bu olayın farklı boyutlarını açığa çıkarmak için de Afganistan Müslümanlarına aşağıdaki noktaları vurgular:

Kabisa iline bağlı bazı ulusal güvenlik güçleri, kişisel meseleler nedeniyle Hizb-ut Tahrir üyelerine karşı düşmanlık besliyorlar. Sırf düşmanlıkları yüzünden Hizbin pek çok üyesini hapse attılar. Hizb-ut Tahrir ve üyelerine karşı haksız yere yalanlar uydurdular. Bıkmadan, yılmadan bu uğurda gece gündüz çaba sarf ettiler. Üstat Safiullah’ı sırf Hizb-ut Tahrir üyesi olduğu için tutukladılar. Oysa Safiullah, Hizbin mefhum ve fikrine kani olmasının ardından mahkeme jürisi tarafından hakkında beraat kararı verilmişti. 

Afganistan yasalarına göre suç işleyen biri, aynı suçtan iki kez yargılanamaz. Dolayısıyla Kabisa iline bağlı bazı ulusal güvenlik güçlerinin nefislerinde olan kin, sadece İslam’ı değil, aynı zamanda Afganistan yasalarını da hiçe saymalarına neden oluyor. Kinlerini kusmak için iktidar yetkilerini kötüye kullanıyorlar. Buna ek olarak Afganistan yasalarında, resmi olsun veya olmasın fikri siyasi partiye üye olmanın suç olduğuna dair herhangi bir şey bulunmamaktadır. Özellikle de savaş gibi konuları asla temel merkez haline getirmemiş bir parti için.

Hizb-ut Tahrir, Nübüvvet metodu üzere Hilafetin yeniden kurulmasına davet etmektedir. İslam dışında hiçbir düşünce ve inanca sahip değildir. Hizbin misyonu, iyiliğe davet etmek, marufu emretmek ve münkerden nehyetmektir. Buna göre Hizbe karşı gelmek, Allah Subhânehu ve Teâlâ ve Peygamber SallAllahu Aleyhi ve Sellem’e, dahası İslam Risalet’ine düşmanlık ve husumet etmektir. Diğer yandan İslam Cumhuriyeti adı altında Afganistan hükümeti, İslam’a sadıkmış gibi davranarak insanları kandırıyor. Öte yandan ise Ulusal Güvenlik Müdürlüğü, Hizb-ut Tahrir davetçilerini durdurmak için bu tür eylemlere kalkışıyor.